1 Kasım 2015 Pazar

EYLÜL AYINDA OKUDUKLARIM (2015)


     Herkese merhaba. Kasım ayına girdiğimiz bugün eylül ayında okuduğum kitapları yazmak için daha fazla beklemeyeyim dedim. Zaten toplam 3 kitap okudum, ikisi çok ince kitaplardı. Neyse ki ekim ayında bu durumu telafi ettim ama o şimdilik başka bir yazının konusu.
Bu ay neler okuduğuma gelince:

hande altaylı kahperengi kitap yorumu

HANDE ALTAYLI – KAHPERENGİ
     Önce okuduklarım arasında en sevdiğim kitapla başlamak istiyorum. Hande Altaylı’nın okuduğum ilk kitabı olan Kahperengi’ni çok beğendim. Bu kitap Merhamet adıyla Kanal D’de dizi olarak yayınlandı. Başrollerinde Özgü Namal, Burçin Terzioğlu, İbrahim Çelikkol gibi isimlerin oynadığı diziyi ara sıra izlerdim. Bu yüzden kitabın konusuna aşinaydım ama kitabı o kadar beğendim ki şimdi iki sezonluk bu diziyi baştan sona izlemeyi düşünüyorum. Zaten dizi de diğer Türk dizilerine kıyasla daha kaliteliydi.

      Kahperengi Yaslıhan adındaki fakir bir mahallede iki kardeşi ve ailesiyle sefil bir halde yaşayan Narin’in okuma ve kendini kurtarma çabasını anlatıyor. Narin’in çocukluğunu ve yetişkin halini dönüşümlü olarak okuyoruz. Çocuk Narin ilk aşkını yaşarken yetişkin Narin ilk aşkıyla büyük bir tesadüf sonucu karşılaşıyor ve olaylar gelişiyor.

     Kitap elinize aldığınız anda su gibi akmaya başlıyor. Kolaylıkla okunuyor ve aynı zamanda insanı etkiliyor. Özellikle Narin’in çocukluğunda yaşadığı sıkıntıları, o fakir mahallenin insanlarını ve ailesinin yaptıklarını soluksuz okudum.

     Kitapla ilgili sadece iki eleştirim var, onlar da kitabın içeriğiyle alakalı değil. Kitabın ismini ve kapağını beğenmedim. Kitabın konusunu bilmeseydim Kahperengi ismini okuyunca ve kitabın kapağında çıplak bir kadın boynu olunca erotik bir kitap okuyacakmışım veya hayat kadını olan bir kadın anlatılıyormuş gibi hissederdim herhalde. Halbuki kitabın içeriğiyle kapağının ve isminin hiç alakası yok. Okuyucuya yanlış bir izlenim veriliyor. Bunun dışında kitapta eleştirebileceğim bir şey yok.  Kahperengi size gönül rahatlığıyla önerebileceğim bir kitap. Eğer henüz okumadıysanız mutlaka okuyun.

ALTINI ÇİZDİKLERİM:
1.Yaptığının çok kötü bir şey olduğunu biliyor ama yüreğinde bununla ilgili bir üzüntü ya da utanç hissetmiyordu. İçinde fırtına gibi esen hissin tek bir ismi vardı: Mutluluk. Yanlış insana aşık olmuş birinde rastlanmaması gereken duygulardan birincisi.

2.Demek ki bazı sevişmeler insanları yakınlaştırırken bazıları uzaklaştırıyordu ve iki insan birbirine sırtını döndüğünde aralarındaki mesafe dünyanın çevresine eşit oluyordu.

3.Belki de dünyanın yuvarlak olması, daima başladığın yere, yani kendine döneceğin anlamına geliyordu.

4.Galiba aşk birini unutamamak değil, onu her gördüğünde yeniden hatırlamak. Kaç yıl geçerse geçsin, her karşına çıktığında aynı şekilde hissetmek.
-Arada unutsan bile mi?
-Arada unutsan bile.

5.Şu anda benimle konuşacak birini istemiyorum. Sadece benimle susacak birini istiyorum.

6.Ateş düştüğü yeri yakar, etrafı aydınlatır.

7.Görmek için ölüyordu. Ölmemek için görmüyordu.

herkes için cinsellik kitap yorumu

ERROL SELKİRK / NAOMİ ROSENBLATT - HERKES İÇİN CİNSELLİK
     Bu kitabı yıllar yıllar önce çocukken gazeteyle beraber almıştım. Yanlış hatırlamıyorsam Sabah gazetesi vermişti. Hatta bu kitaplar seri şeklindeydi. Herkes İçin Felsefe, Postmodernizm vb. çeşitleri vardı. Okumak bu zamana kısmet oldu.

     Kitap çizgi roman tarzında hazırlandığı için kolay okunuyor. Kitabın içinde ilginç bilgiler, araştırma sonuçları ve tanımlar yer alıyor. Bilmediğim bazı şeyleri kitap sayesinde öğrendim. İlgimi çeken birkaç notu sizin için aşağıya yazıyorum. Piyasada bulamayacağınız bu kitabı bir tanıdığın ya da kütüphanenin rafında bulursanız okuyabilirsiniz.

ALTINI ÇİZDİKLERİM:
1.Avustralya yerlileri için baba o kadar önemlidir ki hamilelik sırasında baba ölmüşse anne yeni doğanı ölüme terk eder.

2.Seks sözcüğü Latince “Secare” kökünden gelmektedir ve bölünme ve ayrılma anlamındadır. Tarih öncesi çağlarda kadın ve erkeğin yaradılışını anlatan bir efsaneye dayanmaktadır.

İnsanoğlu daha yaratılmadan önce iki yüzlü, iki çift kanadı ve büyük bir gövdesi olan Hermafrodit adında garip bir yaratık varmış. Tanrılar Hermafrodit’in kendi kendine yetmesini çekememişler. Kıskançlık içinde hiddetlenerek Hermafrodit’i biyolojik olarak birbirinden bağımsız iki bedene ayırmışlar. Böylece kadın ve erkek cinsi oluşmuş.

3.Dünyanın benimsediği Büyük Mitos’a göre kadın ve erkek farklı zekaları, yetenekleri, duyguları ve heyecanları ile birbirine zıttır. Eğer cinslerden biri etken ise diğeri edilgen olmalı. Biri mantıklı ise diğeri duygusal olmalı. Biri dış dünyaya açılıyorsa diğeri eve ait olmalı, diye kabul edilir.

4.Bazı Afrika ülkelerinde, örneğin Senegal, Gambia ve Kenya’da en ağır çiftçilik işlerini kadınlar yapar. Hatta bu ülkelerde bir erkek o gün ağır bir iş yapmışsa, “Kadın gibi çalıştı.” denir.

5.Tekeşlilik erkeklerin kadınlar için zorla katlandıkları bir teslimiyettir.

6.Pornografik yayınlar gerçekte kağıt üzerinde fahişeliktir.

7.”Erkekler seks için güçlerini kullanırlar, kadınlar ise güç kazanmak için seksi kullanırlar.” Tom Wolfe.

atatürk tarihi değiştiren lider kitap yorumu

KORKUT TANKUTER – ATATÜRK, TARİHİ DEĞİŞTİREN LİDER
     Bu kitabı da yine bir gazeteden almıştım galiba. Atatürk’ün hayatını kısaca anlatan bir kitap da değil aslında kitapçık desek daha doğru olur. Yeni bir şey öğrenmediğim hatta zaten bildiğim şeyleri hep aynı kalıp cümlelerle okuduğum için biraz sıkıldığım bir kitap oldu. Neyse ki elimde Atatürk’le ilgili çok kitap var. Önümüzdeki iki ay boyunca onları okuyacağım. Bu kitabı telafi edeceğim.

     Dediğim gibi eylül ayı okuma hızım konusunda pek bereketli bir ay değildi. Neyse ki ekim ayında toplam 10 kitap okudum da bu ayı telafi edebildim. Ekim ayında okuduklarımı birkaç posta bölüp yazacağım. 3 kitabı bu kadar uzun anlatmışsım 10 kitabı anlattığım yazımı kimse okumaz herhalde :) şimdilik hoşça kalın. Görüşmek üzere.

20 yorum:

  1. Merhameti hiç kaçırmadan izledim ve türk dizileri içinde en sevdiğim dizi olmuştu. Kahperengi'yi ise okumaya bir türlü fırsat bulamadım, unutmuşum da üstelik.. En kısa zamanda edinip okuyacaklarımdan..

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Kitabını da tavsiye ederim. Diziyle birebir aynı değil ama yine de severek okuyacağını düşünüyorum.

      Sil
  2. Ben kitabı diziden daha çok sevmiştim. yazarın kalemini çok beğenmiştim. çok hızlı akan bir kitaptı. bana da beklerim. kitap yorumum burada...

    http://kitaplarimolmadanasla.blogspot.com.tr/2013/05/hande-altayli-kahperengi.html

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Kitap yorumunuzu okudum. Çok ayrıntılı ve güzel anlatmışsınız. Kendimi biraz yetersiz hissettim :-)

      Dizisindeki oyuncuları sevdiğim için dizisini de seveceğimi düşünüyorum. Zaten biraz göz ucuyla bakmıştım, eğer boş zaman yaratabilirsem baştan sona izlemek isterim.

      Sil
  3. Kahperengi'yi arkadaşlarım baya övdü açıkçası okumak daha nasip olmadı ama, yakın zamanda bende alıp okumayı düşünüyorum.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ben de övüyorum :-) Gerçi beklentilerinizi çok yüksek tutmayın. Bazen çok övülen bir kitabı gözümüzde büyütürüz. Bu sefer kitabı okuyunca çok beğenmez ve "Bu muymuş?" deriz. Böyle olmaması için beklentileri düşük tutmakta yarar var :-)

      Sil
  4. Merhamet dizisini ben de ilk bölümünden itibaren severek takip etmiştim. Kitabı da genelde okuduğum yorumlarda seviliyor, ben de TÜYAP Kitap Fuarında bir bakayım o zaman :)
    Hermafrodit efsanesini ben böyle biliyordum: "Kelime olarak hermafrodit, Yunan mitolojisindeki Haberleşme Tanrısı Hermes ile Güzellik Tanrıçası olan Afrodit'in adlarından gelmektedir. Efsaneye göre Afrodit ile Hermes'in bir oğulları olur. Adını Hermafrodit koyarlar. Hermafrodit o kadar güzeldir ki bir su perisinin dikkatini çekmiştir. Peri kız, sürekli ona yakınlaşmak için uğraşır ama Hermafrodit'in nazı ile karşılaşır. Bir türlü yüz bulamayan peri kız, Hermafrodit gölde yüzerken birdenbire karşısına çıkar ve sıkı bir şekilde ona sarılır. Tanrılara onları birbirlerinden ayırmamaları için yalvarır. Sonunda dileği kabul olur ve ikisi de aynı vücutta can bulurlar. Böylece ortaya çift cinsiyetli bir insan çıkar." Yazı Vikipedi'den:)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ahmet Ümit'in Aşk Köpekliktir kitabından da şöyle bir alıntı yazmışım: "Androginos bir tür insanmış. 4 kollu, 4 ayaklı, 2 başlı olarak yaratılmış. Hem dişi hem erkek olan, her bakımdan kendi kendine yeten bir insan. Gel gör ki, bu mükemmel yaratığı tanrılar kıskanmışlar. Kıldan ince bir testereyle dişi ile erkeği birbirinden ayırmışlar. Tanrılar onları ayırınca, dişi ile erkek ömürleri boyunca birbirlerini aramaya başlamışlar. İşte onların buluştukları an aşk çıkarmış ortaya." Senin dediğin versiyonunu duymamıştım ama Vikipedi'de böyle yazıyor diyorsun. Belki de efsanenin farklı versiyonları vardır. Araştırmak lazım :-)

      Sil
  5. Okudun demek :) benimki hâlâ duruyor uslu uslu :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Sen de Kahperengi'yi öne alabilirsin. Hem kolay okunan hem de etkileyici bir kitap. Eminim hoşuna gidecektir.

      Sil
  6. Blgunuzu sayfada gordum we takibe aldim bloguma bekliyorum

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Şeydanın Günlüğü,
      teşekkürler. Bu yorumu çok geç gördüğüm için özür dilerim :-(

      Sil
  7. Biraz alakasız olacak ama ilk resimdeki küçük Nestle çikolatalar nerelerde satılır? Ekranı yalayacağım neredeyse :D

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. :-) Kurban bayramında Bim'den almıştım. Bir kutu Nestle çikolatasıydı. içinde böyle küçük küçük çikolatalar vardı. Tadı güzeldi, bulursanız deneyebilirsiniz.

      Sil
  8. Kahperengi'yi merak ettim açıkçası sebebini bilmediğim bir şekilde önyargı geliştirmiştim kitaba :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Belki kitabın ismi ve kapağı itici gelmiş olabilir. Halbuki kitabın içeriğiyle ikisinin de alakası yok. Bence okumalısın, seveceğini düşünüyorum.

      Sil
  9. hımmm üçü de okuduğum türlerden değil yaaa amaaa :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Diğer ikisini salla ama Kahperengi'ni okumalısın. Beğeneceğini düşünüyorum.

      Sil
  10. selamlar sule!kahperengı turk fılmı tadında bır kıtap sanırım ve okunmalı gıbı sevgıler

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Evet, özellikle geçmişte geçen hikaye acıklı Türk filmi tadında. Bence okumalısın, seveceğini düşünüyorum.

      Sil

Yorumlarınız için çok teşekkür ederim :-)