LAWRENCE GROBAL - AL PACİNO

Al Pacino Hollywood’da en beğendiğim aktördür. Yıllar önce Baba filminde hayran olmuştum, o günden beri hayranlığım katlanarak arttı. Oyuncunun röportajlarının derlendiği bu kitabı haftalar önce okudum ama bloga bugün yazmak nasip oldu. Tesadüfe bakın ki bugün Al Pacino’nun doğum günüymüş. Ünlü aktör 77 yaşına girmiş. Allah uzun ve sağlıklı günler nasip etsin ki biz de onu izlemeye devam edelim J

Lawrence Grobal, Al Pacino ile 1979 yılında röportaj yapmak için tanışır. O günden sonra gazeteci ve aktör dost olurlar. Bu dostluk onları başka röportajlarda da buluşturur. Yazar, bu röportajları kitabında toplamış. Kitapta Al Pacino’nun 1979-2005 yılları arasında verdiği röportajları bulunuyor.

Bu kitabı okuyup sevmek için Al Pacino hayranı olmanız gerekiyor. Ben oyuncunun birçok filmini izlememe rağmen izlemediğim filmlerinden bahsedilince keşke onları da izleseymişim dedim. Bir ara Al Pacino filmlerini izleme maratonu yapayım en iyisi. Siz de aktöre hayranlık duyuyorsanız bu kitabı mutlaka okumalısınız. Ben okuduğum ve kapağında Al Pacino olan bir kitap kitaplığımda bulunduğu için çok mutluyum J

Kitapta Pacino, filmleri ve ünlü oyuncularla ilgili çok hoş anılar var. En hoşuma gidenleri derledim.

*Eleştirmen Larry Cohen “Baba, Al Pacino’ya aittir. En küçük role kadar geriye kalan herkes çok iyi ama mükemmel olan Pacino.” demişti.

*Pacino And Justice For All filmiyle 5.kez Oscar’a aday olur ama ödülü Pacino’nun reddettiği Kramer Kramer’e Karşı filmindeki rolüyle Dustin Hoffman alır.

*Pacino’ya 2005’te saygı gecesi düzenlenir. Bruce Willis ödülü verirken Pacino’nun hayatını değiştirdiğinden bahseder. 1972’de Baba’yı izleyen Willis,“Bu filmde Al Pacino’yu izledikten sonra oyuncu olmaya karar verdim.” der.

Aynı gecede Robert De Niro şunları söyler: “Al, yıllar boyunca birçok rolde oynadık. İnsanlar bizi birbirimizle kıyaslamaya, bizi birbirimizle karşı kışkırtmaya ve ayırmaya çalıştı. Samimi olmak gerekirse ben bu kıyaslamayı hiç anlamadım. Benim çok daha uzun, lider bir tip olduğum âşikar. Şaka bir yana, sen bizim neslimizin en iyi aktörü olabilirsin. Benim dışımda tabii ki.”

*Ölürsem mezar taşıma, “Sorunlarını daha yeni çözmeye başlamıştı. On, on beş yıla mutlu olabilirdi. Büyük ilerleme kaydetti.” yazabilirsin.

*İlk filminden önce 11 filmi reddetti. İlk filmi Esrar Bitti.

Al Pacino, Özel Bir Kadın filminde Richard Gere’in oynadığı rolü reddetmiş.-Tamam ama Özel Bir Kadın’ı düşüreceğine inanmıyorsun değil mi?
 –İnanıyorum. Filmi izlediğimde kendimi o rolde göremedim. Richard Gere gerçekten iyi iş çıkarmış. Ben öyle oynayabileceğimi hissetmedim. Komik değil mi? All That Jazz gibi teklif edilen diğer bazı filmlerde de böyle hissettim. Roy Scheider’i izlediğimde doğru oyuncuyu bulmuşlar mı ne, diye düşündüm. Mükemmeldi.

 -Die Hard’ı (Zor Ölüm) da reddettin. Onda oynayabilir miydin?

-Sanırım Zor Ölüm’ü yapabilirdim. O müthiş zıplamalar hariç. Dublör kullanmaları gerekirdi.

*-Senden önceki nesil, diğer insanların imrendiği, orijinal oyuncular çıkarmıştı: Marlon Brando, Montgomery Clift ve James Dean. Senin neslininse 3 önemli ismi var: Sen, Robert De Niro ve Jack Nicholson. Senden sonraki nesil için hangi 3 oyuncuyu seçerdin? -3 tane: Sean Penn, Johnny Deep ve Russell Crowe. Birlikte Karamzov Kardeşler’de oynamalılar.

* Baba’da oynamamı kimse istemedi. Sanırım Jack Nicholson’ı istemişlerdi.

*-İlk iki Baba filminde favori bir sahnen, özellikle gurur duyduğun bir an var mı?-Baba 2’de bir sahne var. Kimse pek anlamıyor. Michael ve üzgün kardeşi Fredo, Küba’dalar, gece kulübünde. Süpermen gösterisini izliyorlar ve Fredo, Michael’a “Johnny beni hep buraya getirirdi,” diyor. Michael’ın o an kardeşinin ona ihanet ettiğini anladığını görüyoruz. Favori sahnem bu, örtük bir sahne. Sahneden sonra ertesi gün hastaneye kaldırılmıştım.-Yorgunluktan mı?-Evet, o sahneye çok çalışmıştım.

*Baba 3’te, Michael’ın kızını Winona Ryder, arka arkaya üç film çektiğinden şikâyet ederek ilk sahnesinde filmi terk etti. Coppola, hiç takdir edilmeyen bir hamleyle, Ryder’ın yerine o zaman 18 yaşında olan ve tek film deneyimi, özellikle ilk Baba’daki vaftiz sahnesinde, Michael’ın bebek vaftiz çocuğunu oynamak olan kızı Sofia’yı getirdi. O zaman setteki birçok kişi bu tercihi protesto etti.

*Bence bu filmin(Baba 3) var olamamasının tek nedeni vardı: Robert Duvall’in oynamak istememesi. Francis Coppola gerçek bir senaryo yazmıştı. Robert Duvall’in Tom Hagen rolünü oynamaması filmi değiştirdi. Ardından Francis senaryoyo yeniden yazıp kızına Mizhael’ın kızı rolünü verdi. Bence işte bu noktada her şey biraz değişti. Tekrar yapacak olsam farklı yapardım.

ALTINI ÇİZDİKLERİM: 1. Kanserden değil can sıkıntısından ölür insan.

2. Bir şeyi ne kadar az isterseniz, o kadar sizin oluyor. Kaderinizde varsa gerçekleşiyor. Ne zaman bir şeyin üstüne düşsem ya da zorlasam olmadı.