23 Temmuz 2016 Cumartesi

TÜRKÇENİN SIRLARI – NİHAT SAMİ BANARLI

sule uzundere blog kitap yorumu
Gerek ülkenin içinde bulunduğu durumlar gerekse blogumun görüntülenme ve yorum alma sayısının çok düşmesinden dolayı bloga pek yazı yazasım gelmiyor ama hiç yazmamazlık da edemiyorum. Eğer buralardaysanız ses edin lütfen. Zaten birçok blog yaz tatiline girdi gibi, buralarda olan bizler birbirimize destek olalım.

Üniversite yıllarındaki notlarımdan sonuncusunu yazdım bugün. Türkçe öğretmenliği okuduğum için okul zamanı Türkçe diliyle ilgili kitaplar da okudum. Okul bittikten sonra bu okumalara son verdim ama kendimi geliştirmek ve paslanmamak için okumaya devam etmem gerektiğini biliyorum. Nihat Sami Banarlı’nın Türkçenin Sırları kitap yorumum bana bir işaret olsun. 

Kitabı yaklaşık on sene önce okuduğum için detaylı hatırlamıyorum. Sadece Nihat Sami Banarlı’nın büyük ünlü uyumuna karşı olduğunu not almışım. Sadece kalın ya da ince ünlü kullanarak yazılan kelimelerin ve cümlelerin kulağa hoş gelmeyeceğini yazmıştı. Hatta bu açıklama için “Mutluluğumuzu kutluyoruz.” cümlesini kullanmıştı. Gerçekten de mutluluğumuzu kutluyoruz dediğinizde cümlenin anlamı güzel olsa da kulağa pek hoş gelmediği bir gerçek. J

Dilinin detaylarını öğrenmek ve daha etkili kullanmak isteyen herkese tavsiye edebileceğim bir kitap.

ALTINI ÇİZDİKLERİM:
1. Verdun belediye reisinin genç yaşta ölen Rose isimli kızı için Malherbe bir mersiye yazıyordu fakat bu mersiyenin yazılması çok uzun sürdü. Belediye reisi matemini unuttu, hatta vakit geldi reis de bu dünyadan ayrıldı. şiir ancak bu zaman içinde bitti.
Malherbe’e:
“İyi ama dediler, sen bu şiiri belediye reisini teselli için yazmıştın. Halbuki ortada teselli edecek bir kimse kalmamıştır.”
Malherbe bu itiraza şu tarihi cevabı verdi:
“Kabahat bir şiirin yazılacağı zaman kadar yaşayamayan belediye reisindedir.”

2. Sultan Aziz devrinin sadrazam ve hariciye nazırı Keçecizade Fuat Paşa, Avrupa’da bir diplomatlar konferansında bulunuyordu. Söz ortasında latife yollu bir sual atıldı: “Zamanımızın en kuvvetli devleti hangisidir?” denildi. Keçecizade Fuat Paşa bu suale tereddütsüz şu cevabı verdi:
-Osmanlı İmparatorluğu
-Nasıl olur? Dediler. O, ispat etti:
-Çünkü, dedi, siz dışarıdan, biz içerinden, var kuvvetimizle yıkmaya çalıştığımız halde o hâlâ ayakta duruyor.

3.Türk ırkı eski Asya topraklarında bir ordu milletti. Milyonca at besleyen, at üzerinde yaşayan, at üzerinde ölen Türklerin uzun konuşmaya vakti yoktu. Yaşanılan bozkır ikliminin sertliği de buna imkan bırakmıyordu. Onun için Türkçede “Gel. Git. Var. Koş. Kır. Çık. İn. Dur.” gibi tek heceli cümlelerle sesleniyordu.

4. “Çok insan anlamaz eski musikimizde.
Ve ondan anlamayan bir şey anlamaz bizden.” Yahya Kemal

5. Verilmeyecek şeyler vardır.
Şeref gibi, şan gibi…
Kars gibi, Ardahan gibi…

6. ”Yarın sen ağları gün doğmadan hazırlarsın
Sakın yedek biraz ip, mantar alamdan gitme.
Açınca yelkeni hiç bakma, oynasın varsın;
Kayık çocuk gibidir: Oynuyor mu kayd – etme
Dokunma keyfine yalnız tetik bulun zira
Deniz kadın gibidir; Hiç inanmak olmaz ha!” Tevfik Fikret

7. Gidiyorum işte gör
Hayalde gör, düşte gör
Sen beni yar bilmedin
Bir zalime düş de gör

Gidiyorum işte gör
Hayalde gör düşte gör
Düşenin dostu olmaz
Hele bir yol düş de gör.


14 yorum:

  1. Burdayım! Sahi noldu bu okuyuculara, bir bende bu sorun var sanıyordum... Tatile çıkmayanlar olarak yalnız değilmişiz :))
    Akademik okumalar her ne kadar beni bunaltsa da şu ara aslında dilimizin inceliklerini öğrenebilmek adına güzel bir kaynak olmuş.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. pembe vosvos, blogumun okunma ve yorum alma oranı 60-70 oranında düştü. Bunun yaz tatiliyle de ilgili olduğunu düşünmüyorum çünkü geçen yazki yazılarıma baktım, bayağı ilgi çekmiş. Neyse bu konuda yalnız değilmişim ona sevindim :-) O zaman buralarda olan bizler birbirimize destek olalım :-)

      Sil
  2. Çok güzel bir paylaşım olmuş gerçekten emeğinize sağlık. Genel bir durum sanırım. Çok eski oimadığım için ilk yazı yaşıyorum diyebilirim blog ortamında =). Ama genel bir durum olduğu kesin. Sıcaklar ve ülkenin genel durumu da herkesin elini kolunu bağlıyor sanırım =). Ne yapalım taslak gibi kışın yeniden paylaşırız =). Neyse ben burdayım sizinleyim sevgili şule, sesim geliyor mu? =)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Zehra Ertuğru, Teşekkür ederim. Bunun yaz tatiliyle de ilgili olduğunu düşünmüyorum çünkü geçen yazki yazılarıma baktım, bayağı ilgi çekmiş. Neyse bu konuda yalnız değilmişim ona sevindim :-) O zaman buralarda olan bizler birbirimize destek olalım :-)

      Sil
  3. Burdayımm bende, gerçekten çok haklısınız. Birbirimize sahip çıkmamız gerek.

    Aslında bu tarz kitaplar hiç okumadığım ve bilmediğim için kitap şuan çok dikkatimi çekti. Çok güzel bir yayın olmuş. Çok teşekkürler :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Kalem Kuklası, ben teşekkür ederim. Feyza Hepçilingirler'in Türke Off diye bir kitabı var. Onu da tavsiye ederim.

      O zaman buralarda olan bizler birbirimize destek oluyoruz :-)

      Sil
  4. Kitaptan yaptığınız alıntılar çok dikkatimi çekti benim de. Okumaya heveslenmem için gerekli birkaç nokta buldum o kısımlarda. Gerçekten güzel olmuş yazınız. "Türkçenin Sırları" da artık okunacaklar kitaplar listesinde yerini aldı galiba :) Teşekkürler...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ben Bir Deli Çocuk, ben teşekkür ederim yazımı okuduğunuz ve güzel yorumunuz için :-) Feyza Hepçilingirler'in Türke Off diye bir kitabı var. Onu da tavsiye ederim. Sevgiler.

      Sil
    2. Önerinizi de dikkate alacağım teşekkürler :)

      Sil
  5. tavsiyenize uyarak kitabı ilk internet siparişime eklemek isterim, her kitaplıkta bulunmalı, sevgiler :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Esra Takım, fikir verebildiysem ne mutlu bana. Benden de sevgiler :-)

      Sil
  6. Sıcaklardan dolayı biz tatile gidemeyenelerde bir tembellik var sanırım.
    3 numara çok ilginç geldi hiç bu açıdan düşünmemiştim.Atalarımdan gelen bu alışkanlık bende devam etmekte kısa ve öz cümleleri severim :D
    Böyle etkili bir kaynağı okumak isterim,teşekkürler.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. cangz, bütün yıl bu iki ay tatili bekliyorum, sonra da sıcaklarda bir şey yapmak istemiyorum. Çok can sıkıcı bir durum :-)

      Güzel yorumun için ben teşekkür ederim :-)

      Sil

Yorumlarınız için çok teşekkür ederim :-)