Shakespeare’in Romeo ve Juliet oyununu
bilmeyen, duymayan yoktur. Edebiyat dünyasının en ünlü çiftlerinden onlar. Hatta
birçok kişiye göre en romantikleri ama Romeo ve Juliet dendiği anda benim aklıma
Ekşi Sözlük’teki şu yorum geliyor:
“Eserin kendisini romantizmle bağdaştıracak her insanoğluna buradan belirtmek isterim ki eser, 13 yasındaki bir kızla 17 yasında bir erkeğin arasında gecen, 6 kişinin ölümüyle sonuçlanan 3 günlük bir ilişkiyi anlatmaktadır.”
Kitabın başında Romeo’nun başka bir kıza
çılgınca âşık olmasını da hesaba katarsak ben kitaptaki aşktan çok etkilenmedim.
Yine de Shakespeare okumak her zamanki gibi çok zevkliydi. Her zamanki gibi altını
çizdiğim birçok güzel cümlem var. Alıntılara mutlaka göz atmanızı öneririm.
Yazardan okuduğum ve blogumda yazdığım
diğer kitapların yorumlarına isimlerine tıklayarak ulaşabilirsiniz. Şimdilik yazardan
favorim Hamlet.
NOT: Kitabın 1996 yapımı Leonardo Dicaprio’nun
başrolünde oynadığı
uyarlaması çok başarılı. Oyunun repliklerini aynen kullanmışlar.
Tavsiye ederim.
ALTINI ÇİZDİKLERİM: 1. Ah, uzaktan nazik görünen aşk
Nasıl da acımasız ve kaba
denendiğinde.
2. Öğret bana, nasıl unutulur düşünmek?
3. Adam sen de, yeni bir ateş söndürür
başkasının yaktığını,
Yeni bir acıyla hafifler eski bir
ağrı,
Başın döndü mü öbür yana döndür
başını,
Başkasının güçsüzlüğüyle iyileşir
umutsuz keder,
Gözlerine yeni bir zehir bul ki,
Yok etsin ötekinin zehrini.
4. Uyurken hep gerçek olanlar görülür
düşte.
5. Yarayla alay eder, yaralanmamış olan.
6. Aşkın hafif kanatlarıyla aştım bu
duvarları,
Durduramaz sevgiyi çünkü taştan
sınırlar,
Hem aşkın isteyip de başarmadığı ne
var!
Engel olamaz bana bu yüzden akrabalar!
7. Ayrılık öyle tatlı bir keder ki!
8. Binlerce kez beter olsun gece, senin
ışığın yoksa.
Öğrenciler nasıl ayrılırlarsa ders
kitaplarından
Öyle koşar seven, sevdiğine giderken;
Okula nasıl canı sıkkın giderse
öğrenciler,
Öyle ayrılır seven sevdiğinden.
9. Şiddetle başlayan hazlar, şiddetle
son bulurlar,
Ölümleri olur zaferleri,
Öpüşürken yok olan ateşle barut gibi.
En tatlı bal bile tadıldıkça bıkkınlık
verir,
Aynı tat isteği, iştahı köreltir.
Onun için ölçülü sev ki uzun sürsün
sevgin,
Hedefe hızlı giden, yavaş kadar geç
varır.
10. Ah oyuncağıyım ben yazgının!
11. Ölçülü yas sevgiyi gösterir.
Ölçüsüz yas ise akılsızlığa işarettir.
12. Ah, aşkın gölgeleri bile sevinçle dolu olursa böyle
Kim bilir ne tatlıdır aşkın kendisine
kavuşmak!
13. Ey kötü düşünceler
Ne de çabuk girersiniz aklına, umutsuz
kişilerin!
14. Daha acıklı bir öykü yoktur, bunu
böyle bilin
Bu öyküsünden, talihsiz Romeo ile
Juliet’in
Oyundaki edebiyat mükemmel, fakat dediğin gibi aşk biraz basit kalıyor kurguda. Ben başta Romeo'nun başka birini deliler gibi sevdiğini öğrenince çok büyük hayal kırıklığına uğramıştım. Yine de seviyorum ama Romeo ve Juliet'i, filmi de çok güzel :D Benim için de Hamlet ve Macbeth zirveyi paylaşıyor :D
YanıtlaSilGözde Türker,
SilMacbeth'in filmini ve oyununu izledim ama kitabını okumadım. İçimden bir ses benim de en sevdiklerimden olacağını söylüyor.
Kitapta Juliet'in yaşı geçiyor muydu hatırlamıyorum :D Romeo bana da çok şıpsevdi gelmişti ama yine de seviyorum hikayelerini :))
YanıtlaSilKağıt Salıncak, benim okuduğum İş Bankası Yayınları'nda 14 yaşına gireceği yazıyor. Romeo'nun kitabın başında başka birine delice âşık olduğu yazılmasaydı aşklarını daha inandırıcı bulabilirdim :-)
Sil