29 Nisan 2021 Perşembe

Buket Uzuner-Kumral Ada Mavi Tuna (Blogları Canlandırma Projesi)


Buket Uzuner-Kumral Ada Mavi Tuna (Blogları Canlandırma Projesi)
Buket Uzuner, Everest Yayınları, 500 Sayfa, 59.Basım, 2016.

Bu kitap uzun zamandır okuma listemdeydi. Adını çok duymuştum ve yorumları da çok iyiydi. 500 sayfalık kitabı 2021’de Her Ay Mutlaka Bir Tuğla etkinliği kapsamında okudum. Üstelik Blogları Canlandırma Projesi’nin nisan ayı temasına da uyuyor. 

Kitap iki bölümden oluşuyor. Hatta iki ayrı roman bile olabilirmiş. Bir yanda eski İstanbul’da iki, daha sonra üç, en son da dört çocuğun büyüme sürecine tanık oluyoruz. Diğer yanda ise bir edebiyat öğretmeninin ülkede iç savaş çıktığı için askere alınmasını okuyoruz. Tabii bu iki bölüm birbiriyle bağlantılı.

Ben çocukları okumayı daha çok sevdim. Son zamanlarda fark ettim ki karakteri, hatta anlatıcısı çocuk olan kitapları çok seviyorum. O kitapları okumak daha keyifli geliyor. Hem onların büyüme sürecine tanık olmak, hem eski mahalle kültürünü yaşamak hem de geçmiş günlerin nostaljisini hissetmek iyi geldi.

Kitap çok akıcıydı. Sayfa sayısı gözünüzü korkutmasın, sayfalar hızla ilerliyor. Eğer vakit ayırabilirseniz birkaç günde bitirirsiniz.

İnternette kitabın yorumlarına bakınca Ada’nın ailesinin Sadri Alışık, Çolpan İlhan ve Attila İlhan’dan ilham alınarak yazılmış olabileceğini okudum. Karakterler gerçekten benziyor.

Kitabın sonunda her karakterin kendi bakış açılarından yazdıklarını okumak hoşuma gitti. Bir olayı o olayı yaşayan herkesin bakış açısına göre okumak ve herkesin kendine göre yorum yapması her zaman ilgimi çekmiştir.

Kitaptaki önemli karakterlerden birinin ölüm şekli o kadar saçmaydı ki, en son böyle mantıksız bir ölüm sahnesini Düşlerin Terzisi filminde görmüştüm. Tabii dünyada inanılmayacak şekilde ölen insanlar da var ama ne bileyim, klasik bir ölüm şeklini tercih ederdim. Kitaptaki ölümü okuyunca bir an gülesim geldi 🙈

Kumral Ada Mavi Tuna benim yazardan okuduğum ilk kitap ama kalemini çok beğendiğim için son kitabı olmayacak. Neyse ki elimde okunmamış birkaç kitabı var. Hepsini okumayı sabırsızlıkla bekleyeceğim.

Not: Şarkıcı Mabel Matiz’in ismini bu kitaptan aldığını biliyor muydunuz?

Siz Kumral Ada Mavi Tuna’yı okudunuz mu? Beğendiniz mi? Okumak ister misiniz? Yorumlarınızı bekliyorum. Yeni yazılarda görüşmek üzere.

ALTINI ÇİZDİKLERİM: 1. “İnsanlar özgür olarak doğar ama her yerde zincire vurulmuş olarak yaşarlar.” Jean Jacques Rousseau

2. “Onlar (kadınlar) biz erkekler gibi standart tepki vermezler.” diye açıklama ihtiyacı duydu Üsteğmen Birol.

“Her birinin arı tepkisi vardır, tek tip davranan biz erkekler bununla başa çıkamayınca onları anlaşılmaz ve tahmin edilemez olmakla suçlarız hemen.”

3. Yine de insana en az sıkıcı gelen kurallar, kendi koyduğu kurallardır.

4. Yaşamınız, yaşadığınız yerlerin ve yaşadıklarınızın bir resmidir.

5. “Büyükler hiçbir şeyi kendiliklerinden anlamıyorlar. Onlara hep bir şeyleri açıklamak zorunda olmak, çocuklar için ne sıkıcı bir durum.” Küçük Prens

6. En büyük darbeyi en yakın olan vurur.

7. Şimdi artık biliyorum ki bütün yaşantımız içinde ancak birkaç kişiye böyle bir hak tanırız. Onu şımartır, yüz verir, alttan alır ve hatta ona teslim bile oluruz. O da bunu, ta en başından bilmektedir. Eğer çok şanslı değilseniz, karşınızdaki şımarır, ipin ucunu kaçırır. Bin pişman olur, incinir, düş kırıklıklarıyla yaralanır ve acı çekersiniz sonunda. Bazen çok ender de olsa şanslısınızdır ve bir mucize yaşarsınız.

8. Çocukların anne ve babalarını anlamaya otuz yaşlarında ancak başlayabildiğini yeni yeni öğreniyordum.

9. Öfke en kolay bulaşan duygudur.

10. Hayatta ne zaman mutlu olsam bunun en iyi günlerim olduğunu hatırlatacak bir mutsuzluk habercisi daima karşıma çıkmıştır. Ya bizim kültürümüz bunlardan çok fazla yetiştiriyor ve ihraç edilemez olduklarından başımıza kalıyorlar ya da dünkü mutsuzluklarını şimdiki zamanda yenmeye uğraşmayanlar, başkalarının mutluluklarını da sınırlayarak teselli buluyorlar.

11. Sevdiklerimizi yitireceğimizi hissettiğimizde yüzümüze gözümüze bulaşan korku, daha önce sessiz kalmamızın ya da beceriksiz davranmış olmamızın intikamını daima alır bizden.

12. Ölümü en insafsız kılan şey, insanı o çok sevdiklerinden kopartmasıdır.

13. Unutmak, yanlışları tekrarlatması bakımından sakıncalıdır. Aptallar unuturlar. Unutmak cahilliğe yol açar. Kinciler, unutmaz ve bilgilerini kendilerini de yok edecek yönde harcarlar. Akıllılar unutmayan, ama bilgilerini kendileri ve idealleri için olumlu enerjiye çevirebilenlerdir.

14. Bir yıl çocuklar için ne kadar uzun, yetişkinler için ne kadar kısa bir süredir.

15. Hangi yetişkinlerin keyifli bir çocukluk geçirmiş oldukları, dikkatli bir bakışta anlaşılmaz mı zaten?

16. Birisini sevmekle gelen o inanılmaz hoşgörünün gücü azaldığında, ayrıntılar bile batar insana.

17. Çocuktum ve çocuklar sahip oldukları şeylerin nasıl kazanıldığını hiç bilmezler. Çocukluk böyle yaşandığı zaman güzeldir.

18. Ne iyi ki güzellik ve iyilik tek bir ırkta, cinsiyette, hele hele tek bir din ve mezhepte toplanmıyor.

19. Aşk kimseye lüks olmamalı.

20. Belki de benim asıl sıkıntım, kendimi olduğum gibi kabul edemeyişimden kaynaklanıyordu. İnsanın kendisini hiç beğenmediği yanlarıyla birlikte benimsemesi, ortalama olarak insan ömrünün kaçıncı yılına denk düşüyor acaba?

21. Genç ve sağlıklı bir insanın ölümü kurtuluş sanmasından daha kötü hiçbir şey ama hiçbir şey yoktur dünyada. Çünkü ölümü kurtuluş olarak gösteren koşullardan daha zalim, daha berbat bir düzen olamaz.

22.  “Ancak ölüm cezasından kurtulmuş birisi zamanı bir armağan gibi düşünebilir.” John Berger

23. Dövüşte usta olanlar öfkelenmez, kazanmakta usta olanlarsa korkmazlar. Dolayısıyla akıllılar dövüşmeden önce kazanır, cahiller kazanmak için dövüşürler.

24. Bütününü bir yıllık bir zamana kondes ettiğimiz evren tarihi içinde mağara insanından günümüze kadar tespit edilmiş uygarlık tarihi sadece ve sadece 31 Aralık’ın kırk saniyesine sığacaktı.

25. “Düşümüzde düş gördüğümüzü görmeyen başlayınca uyanma zamanı yakındır.” Friedrich Lepold

26. Hayat bir romana hiç benzemez ve bazılarımız olacakları çok önceden sezebilsek de tarihin akışını değiştiremeyiz. Buna ancak romanlarda ve filmlerde yeter gücümüz ve bu yüzden çılgınlar gibi tutkunuzdur sinema ve edebiyata.

27. Bence aynaya bakınca kendini beğenen kadın güzeldir.

28. Ben birini mutlu ederek mutlu olabilen egosu gelişmemiş salaklardanım.

28 yorum:

  1. Adını sıkça duyduğum bir kitap. Kalın olması nedeniyle pek elim gitmedi şimdiye kadar. Ama güzel yorumununla birlikte belki kendimi daha çabuk ikna edebilirim. Alıntılar ise birbirinden güzel. Kalemine sağlık. 😊

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. okurix,
      teşekkürler. Belki ben de bu erken okumazdım çünkü son zamanlarda kalın kitaplara elim gitmiyor. Öyle olunca çok güzel kitaplar kitaplığımda okunmayı bekliyor yıllarca. Bu nedenle bu sene "2021'de Her Ay Bir Tuğla" diye bir etkinliğe katıldım. Her ay en az 500 sayfalık bir kitap okuyoruz. Bu kitabı da bu nedenle okudum. Böyle böyle bekleyen tuğlaları eritmeye çalışacağım :-)

      Sil
  2. Iki kez okudum ben de. Ölüm şekline kesinlikle katılıyorum. Trafik kazası gibi daha normal bir şey olsa daha aklıma yatardı sanki :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. SevKoz,
      benim gibi düşünmene sevindim. Konunun ciddiyetini dağıtıyordu ölüm şekli.

      Sil
  3. Kitabı biliyorum ama açıkçası hiç alıp okuma isteği olmadı. Çok güzel yorumlamışsın, alıntılar çok iyi. Aslında yazını okuduktan sonra merak ettim:))) Mabel Matiz detayı ilginç geldi:) 5 ve 15. alıntıyı çok sevdim:)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. kitapkesfi,
      Mabel Matiz olayını bir röportajından öğrenmiştim yıllar önce. Aklımda kalmış. Kitabın yazısını yazarken araştırdım, doğruymuş.

      Sil
  4. çok iyiydi değil mi, sevmene sevindim. Sağlıkla ve kitaplarla kal canım:)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Kitap Eylemi,
      beğendim Eylem. Yazarın diğer kitaplarını da okuyacağım.

      Sil
  5. Bir daha okuyacağım sanırım, hiç hatırlamıyorum :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Handan,
      uzun zaman önce okuyunca insan unutuyor maalesef. Biraz da bu yüzden bloğuma yazıyorum yoksa aklımda hiçbir şey kalmayacak :-)

      Sil
  6. Kitabı beğenerek okumuştum. Alıntılar güzel. Emeğinize sağlık...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ebemkuşağı,
      teşekkürler. Ben de beğendim :-)

      Sil
  7. merhaba ( :
    Kumral Ada Mavi Tuna kitabını hiç duymamıştım. sayenizde bilgi sahibi oldum. üslubunuz harikulâde. ayrıca "altını çizdiklerim" bölümünüz e çok hoş. 17. ve 18. maddeler çok etkileyiciydi. o sözler size mi ait?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. ohen,
      çok teşekkür ederim güzel yorumunuz için. Alıntılar başlığında yazan her şy kitaptan alıntı. Yani ben yazmadım :-)

      Sil
  8. Yorumunuzu okuyunca rafta bulsam okurdum sanırım :) Altı çizilecek güzel satırlar çok demek ki kitapta. Elinize sağlık. Mabel Matiz'in adını bu kitaptan alışı da merak uyandırıcı.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Beş Senede Devrialem,
      ben severek okudum. Umarım sen de seversin :-)

      Sil
  9. Adı sıkça karşıma çıkan ve okuyanların sevdiği kitaplardan. Yazarla tanışma kitabım olacağını sanmıyorum ama ileriki yıllarda okuyabilirim :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Gül Özdemir,
      umarım sen de benim gibi seversin :-)

      Sil
  10. Hiç ilgimi çekmemişti, şimdide çekmedi ne yazık ki :/ Mabel Matiz'e şok oldum :D Yorum için teşekkürler^^

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Esra Ercan,
      sadece çocukların hayatını anlatsa tavsiye ederdim ama diğer bölüm bazen sıktı. O yüzden kararı sana bırakıyorum :-)

      Sil
  11. Yazarı ben de duymuştum ama kitaplarına bakmak hiç gelmemişti aklıma. Sayende güzel bir kitapla tanışmış gibi hissettim, şu ölüm sahnesini de merak ettim :D

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Mrs Soda,
      öğrenmek istersen mail atabilirsin, söylerim. Burada yazmayayım, belki spoiler yemek istemeyen olabilir :-)

      Sil
  12. buket uzuner biricik yazarlardan, kendisi seyyah, genelde yolda yazıyor romanlarını, aslı erdoğan da öyle biraz :) balık izleri ve iki yeşil susamuru adlı iki romanı da çok güzel yaa :) kumral ada mavi tuna da ne güzel roman, ben ada kısmını sevmiştim :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. deeptone,
      ben de Ada kısmını daha çok sevdim. Yazarın diğer kitaplarını da okuyacağım mutlaka.

      Sil
  13. aklımda olan bir kitap ama daha okumadım karakteri çocuk olan kitaplar daha hoş oluyor sahiden de :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. sessizgemi,
      çocuk ağzından yazılmış ne kadar kitap okuduysam sevdim. Mesela İçimdeki Müzik de çok güzeldi :-)

      Sil
  14. Bu kitabi ilk defa goruyorum ama yorumu hosuma gitti, ayrica bir karakterin nasil öldüğünü de merak ettim haha kalemine saglik, okumak istiyorum😊 Ben de bloguma beklerim 😊

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Minihanok,
      yorum için teşekkürler. Eğer karakterin nasıl öldüğünü öğrenmek istiyorsan mail kutumdan yazabilirsin. Sana özel olarak gönderebilirim. Şimdi buradan yazmayayım, spoiler yemek istemeyenler olabilir :-)

      Sil

Yorumlarınız için çok teşekkür ederim :-)