27 Aralık 2016 Salı
25 Aralık 2016 Pazar
24 Aralık 2016 Cumartesi
23 Aralık 2016 Cuma
19 Aralık 2016 Pazartesi
16 Aralık 2016 Cuma
15 Aralık 2016 Perşembe
KADIKÖY BELEDİYESİNE SONSUZ TEŞEKKÜRLER
Geçen
sene Adana’da doğu görevi sayılan bir okulda çalışıyordum. Okulumuzun rehber
öğretmeni kütüphanemiz için İstanbul’daki belediyelere mail atmıştı. Kadıköy
Belediyesi bize tam beş koli kitap göndermişti. Bu hediyeye biz öğretmenler ve
öğrenciler çok sevinmiştik.
Bu
sene ben Adana’da başka bir okula tayin oldum. Yeni okulum iki senelik yeni bir
okul. Okul fiziksel olarak çok iyi durumda. Akıllı tahtası, masa ve
sandalyeleriyle ders işleyebileceğiniz genişlikte, duvardan duvara rafları olan
çok güzel bir kütüphanesi var. Sadece bu kütüphanenin raflarının doldurulması
gerekiyor. Kitap toplama kampanyaları ile okulumuza birçok kitap kazandırılmış
ama 500 öğrencilik bir okul için yeterli büyüklükte bir kütüphane değil.
Amaç bu rafları doldurabilmek. |
12 Aralık 2016 Pazartesi
10 Aralık 2016 Cumartesi
9 Aralık 2016 Cuma
20 Kasım 2016 Pazar
12 Kasım 2016 Cumartesi
KASIM AYI KİTAP ALIŞVERİŞİM (2016)
Herkese
günaydın. Tam 11 gündür bloguma yazı yazmamışım. Halbuki yazmak istediğim o
kadar çok konu var ki. Bir türlü vakit ayırıp da yazamadım. Ben de hafta sonu
yazmak istediğim bütün konuları yazıp stoklayayım, sırasıyla blogda yayınlarım
dedim. Yazması en kolay ve zevkli olan kitap alışverişi yazısıyla yazılarıma
başlıyorum.
23 Ekim 2016 Pazar
18 Ekim 2016 Salı
17 Ekim 2016 Pazartesi
16 Ekim 2016 Pazar
11 Ekim 2016 Salı
9 Ekim 2016 Pazar
5 Ekim 2016 Çarşamba
4 Ekim 2016 Salı
3 Ekim 2016 Pazartesi
2 Ekim 2016 Pazar
24 Eylül 2016 Cumartesi
18 Eylül 2016 Pazar
17 Eylül 2016 Cumartesi
13 Eylül 2016 Salı
9 Eylül 2016 Cuma
8 Eylül 2016 Perşembe
4 Eylül 2016 Pazar
22 Ağustos 2016 Pazartesi
KUPA KOLEKSİYONUM #2
Büyük
bir kupasever olarak aylar önce kupalarımın bir kısmını bloguma yazmıştım.
Baktım elimde yazmadığım kupalarım çoğalmış, o zaman ikincisini yazayım dedim.
Olur da kırılırlarsa buradan bakar hatırlarım ama hiç de kırılmıyorlar. Evde
kullanabileceğimden fazla kupam olduğu için yeni kupa almıyorum. İstiyorum ki o
kupalar kırılsın, çatlasın, eskisin, eksilsin o zaman alayım ama dediğim gibi
hiçbir şey olmuyor, ben de yeni kupa alamıyorum :-)
21 Ağustos 2016 Pazar
20 Ağustos 2016 Cumartesi
7 Ağustos 2016 Pazar
6 Ağustos 2016 Cumartesi
5 Ağustos 2016 Cuma
27 Temmuz 2016 Çarşamba
Mid-Year Book Freakout: 2016 Edition (Mimlendim #12)
Herkese
merhaba. Mim yapmaya bayıldığımı beni takip edenler biliyor. Sevgili Esseve Rin
de sağ olsun beni mimlerinde hiç unutmaz. Beni mimlediği bu mim geçen yıllarda
da yapılmış ama ben ilk kez bu sene gördüm. Yılın ilk yarısını geride
bıraktığımız için neler okumuşuz görmek amacıyla “En”leri seçiyoruz. O zaman
başlayalım bakalım.
1. Şu ana
kadar okuduğun en güzel kitap?
GEORGE
ORWELL – 1984
1984
bir klasik ama ben okumayı hep ertelemiştim. Bu sene blogger arkadaşlarla okuma
etkinliğinde 1984’ü beraber okuduk. Gerçekten sarsıcı ve etkileyici bir ditopyaydı.
Bu türe alışkın olmayan beni dağıttı diyebilirim. Kitapla ilgili ayrıntılı
yorumuma buradan ulaşabilirsiniz.
24 Temmuz 2016 Pazar
PAZAR 6’LISI: ALIŞVERİŞ SEPETİMDEKİ 6 KİTAP
Herkese
merhaba. Geçen hafta ülkenin malum durumundan dolayı yazmadığımız Pazar 6’lısı
yazılarına kaldığımız yerden devam ediyoruz. Umuyorum ki siz blogger
arkadaşlarım bizi yalnız bırakmayacaksınız. Bilmeyenler için açıklayayım: Pazar
6’lısı etkinliğinde her pazar belli bir kategoride 6 kitap seçiyoruz. Detayları
buradan öğrenebilirsiniz. Bu haftanın konusu da alışveriş sepetimizdeki 6
kitap. Bu yazıyı yazarken gerçekten Kitapyurdu.com’u açtım ve alışveriş
sepetime baktım. Bakalım ben hangi kitapları almak istiyorum:
23 Temmuz 2016 Cumartesi
TÜRKÇENİN SIRLARI – NİHAT SAMİ BANARLI
Gerek
ülkenin içinde bulunduğu durumlar gerekse blogumun görüntülenme ve yorum alma
sayısının çok düşmesinden dolayı bloga pek yazı yazasım gelmiyor ama hiç
yazmamazlık da edemiyorum. Eğer buralardaysanız ses edin lütfen. Zaten birçok
blog yaz tatiline girdi gibi, buralarda olan bizler birbirimize destek olalım.
Üniversite
yıllarındaki notlarımdan sonuncusunu yazdım bugün. Türkçe öğretmenliği okuduğum
için okul zamanı Türkçe diliyle ilgili kitaplar da okudum. Okul bittikten
sonra bu okumalara son verdim ama kendimi geliştirmek ve paslanmamak için
okumaya devam etmem gerektiğini biliyorum. Nihat Sami Banarlı’nın Türkçenin
Sırları kitap yorumum bana bir işaret olsun.
14 Temmuz 2016 Perşembe
MİMLENDİM #11 ŞULE UZUNDERE KİMDİR?
Bizim zamanımızda bebekler sepete oturtulur fotoğrafları çekilirdi :-) |
Sevgili
Okuyan Muggle beni haftalar önce mimlemişti ama araya başka yazılar girince
hayat hikâyemi yazmak bugüne kaldı. Aslında hayatımı yazsam roman olur (!) ama
ben bir blog yazısına sığdırmaya çalışacağım. O zaman başlayalım beni tanımaya J (Okuyan
Muggle’ı tanımak isterseniz onun yazısını buradan okuyabilirsiniz).
30
Ağustos 1987 yılında Adana’da doğdum. Eğer erkek olsaymışım adımı Zafer
koyacaklarmış ama kız olunca Şule koymuşlar. Babam zafer bayramında doğduğum
için kimsenin doğum günümü unutmayacağını ve bütün Türkiye’nin benim doğum
günümü kutladığını söyler J Kimliğimi geç çıkardıkları için
nüfus memuru kimliğin çıkarılış tarihini doğum tarihi olarak yazmış. Kimliğe göre
9 Eylül’de doğmuşum yani İzmir’in kurtuluşunda. J
10 Temmuz 2016 Pazar
Pazar 6'lısı : Kitap Bloglarına Vereceğiniz 6 Tavsiye
Evet,
uzun bir aradan sonra Pazar 6’lısı yazıları geri döndü. Biz her pazar belli bir
kategoride yazıyoruz. İsteyen her blogger bize katılabilir. Hatta ne kadar
kalabalık olursak o kadar zevkli olur bence. Detayları buradan
öğrenebilirsiniz. Temmuz ayının kategorilerini de aşağıda paylaşıyorum ki ne
yazacağınızı şimdiden düşünmeye başlayın J
9 Temmuz 2016 Cumartesi
YAPBOZ KOLEKSİYONUM #3
Blogumu
uzun zamandır takip edenler yapboz yapmayı ne kadar sevdiğimi bilir. İlk yapbozum
500 parçaydı ve iki sene önce bitirmiştim. Yapboz yapmayı o kadar sevdim ki bu
iki senede yedi yapboz aldım ama gerek iş hayatının yoğunluğundan gerekse başka
hobilerime yoğunlaşmamdan dolayı o yedi yapboz iki yıldır evde bekliyordu. Haziranın
son haftası Gümüşhane’ye kardeşimi ziyarete gittiğimde en beğendiğim
yapbozlardan birini kardeşimle beraber yaparız diye yanımda götürdüm. Kardeşimle birlikte 1000
parçalık bu yapbozu yaklaşık bir haftada bitirdik.
1 Temmuz 2016 Cuma
HAZİRAN AYINDA OKUDUKLARIM (2016)
Evet,
sonunda istediğim kadar okuyabildiğim bir ay geldi. Bu ay tam 11 kitap okudum. Benim için rekor bir sayı. Kim bilir belki yazın rekorumu geliştiririm. Lafı çok
uzatmak istemiyorum çünkü zaten uzun bir yazı olacak. Okuduğum 11 kitabı kısaca
anlatmaya ve altını çizdiğim cümleleri yazmaya başlıyorum.
SUNAY AKIN –
TUNCAY TERZİHANESİ
Bu
sene Sunay Akın’la tanışma ve kaynaşma senem oldu. İki sene önce D&R’dan
yazarın üç kitabını almıştım. Bir Çift Ayakkabı ve İstanbul’un Nazım Planı
kitaplarını okudum, yorumladım. Bendeki son kitabı Tuncay Terzihanesi’ni de bu
ay okudum. Kitap bildik Sunay Akın türünde yazılmıştı. Yine çok hoş anılar,
alıntılar ve ilginç konular vardı ama bu kitabı diğer iki kitabı kadar çok
sevmedim. Belki de yazarın kitaplarını arka arkaya okuduğum içindir ama diğer
iki kitabı bana göre daha iyiydi. Sunay Akın’la ilk kez tanışacaklara bu kitabı
değil, Bir Çift Ayakkabı ve/veya İstanbul’un Nazım Planı’nı tavsiye ederim.
26 Haziran 2016 Pazar
ORHAN KEMAL – NAZIM HİKMET’LE 3,5 YIL
Bu
kitabı okuyalı aylar oldu ama bloguma yazısını yeni yazabiliyorum. Çok sevdiğim,
beğendiğim ve hakkında söyleyecek çok şeyim olduğu için yazmayı hep erteledim. Kısmet
bugüneymiş.
Orhan
Kemal, Nazım Hikmet’le hapishanede beraber yattığı 3,5 yılı anlatmış bu
kitapta. Ben iki ismin aynı hapishanede yattığını bilmiyordum, bu kitapla
öğrendim. Daha pek çok şey öğrendim kitaptan. Mesela Orhan Kemal’in, daha
tanımadan Nazım Hikmet’e hayran olduğunu, onun hapishaneye geleceğini öğrenince
çok heyecanlandığını öğrendim. Bakın onunla ilgili neler söylüyor yazar:
1. –Şiir okurken duydun mu sen hiç?
-Duydum. O okurken insanın yüzü dalga
dalga olur. Hem biliyor musun, ağlayan bir çocuğu kucağına alsa, çocuk
susuverirmiş.
2. “Nazım
Hikmet’i az önce getirdiler.” Her zamanki gibi kalemde ve sabıka defterlerinin
başındaydım. Kalemimin elimden düştüğünü hatırlıyorum.
3. Demek o
da bizim gibi herhangi bir insandı,
şiirden gayri şeyler, fani şeyler de düşünebilir, bavulu, sepeti olabilirdi?
Nazım
Hikmet hapishaneye geldiğinde yalnız kalmayı sevmediği için Orhan Kemal’le
kalmak için idareden izin ister. “Hayal
bile edemezsiniz nasıl nefret ederim yalnızlıktan. Bir tek satır yazamam,
çıldırırım.” der.
24 Haziran 2016 Cuma
GÖZÜMÜ KORKUTAN KİTAPLAR (MİMLENDİM #10)
Herkese
merhaba. Bloguma en son dört gün önce bir mim yazısı yazmışım, şimdi yine bir
mimle karşınızdayım. Sevgili Okuyan Muggle beni çok güzel bir mime davet
etmişti. Onu da haziran bitmeden yazmak istiyorum. Yani bu aralar mimlerden
gideceğiz J
Sevgili
Kore Fenomeni beni “Gözümü Korkutan Kitaplar” mimine davet etti. Bu mimi Youtube’ta
yapanları görmüştüm ama blogda yazana rastlamamıştım. Bu aralar birçok blogger
bu mimi cevaplandırdı. Kore Fenomeni’nin davetiyle ben de cevaplandıracağım. Kore Fenomeni’nin yazısını okumak isterseniz buradan okuyabilirsiniz.