Sadık Yemni 1975 yılında Amsterdam’a göç
etmiş ve hâlâ orada yaşayan bir yazar. Alsancak Börekçisi için anı-roman ifadesi
kullanılmış. Yazar direkt anılarını yazmaktansa Sefer adında hayali bir karakter
yaratıp yaşadıklarını, gördüklerini, duyduklarını onun ve başka karakterlerin üzerinden
anlatmış. Hani bazı dizi, film ve kitapların “Bu eserdeki kişi ve kuruluşların gerçeklerle
hiçbir alakası yoktur.” yazar ama siz gerçeklerden esinlendiğini bilirsiniz ya,
kitap bunu en başka söylüyor.
Kitap Nar Kitap’tan çıkmış. Bu yayınevini
ilk kez duyuyorum. Çok bilinen ve çok satan bir yayınevi olmasa da kitabın baskı
kalitesi çok iyiydi. Ben kitabı önce Can Yayınları’ndan çıkmış zannettim. Can Yayınları
eskiden Paulo Coelho’nun kitaplarını uzun basardı ya, Alsancak Börekçisi de o kalıpta
basılmış.
70’li yılların başında Amsterdam’ın ilk
Türkiyeli göçmenlerinin hayatlarını merak ediyorsanız okuyabilirsiniz.
ALTINI ÇİZDİKLERİM: 1. Bazen kadınlar ve erkekler yeni
tanıştıklarında birbirlerine sanki seni yıllardır, öncelerden, hep tanıyormuşum
cinsinden laflar ederler. Sonra ayrıldıklarında neden birbirlerinden bu kadar
çabuk bıktıklarını önsözde açıkça belirttiklerini nedense unuturlar. Bir de ruh
ikizi olma geyiği vardır ki iki vücuda tek ruh az geliyor ve acilen naşlama
nedeni oluyordu.
2. Eğer hoşuma gitmişse bir kitabı, bir
filmi defalarca okumak ve seyretmekten hiç bıkmam. Her defasında zevk alırım.
Konuyu mıncık mıncık eder ve inanılmaz derecede ayrıntılı görmeyi başarırım
sonunda. Bir kitabı bir kez okuyup “Okudum” diyenlere, bir filmi bir kez
seyredip “Gördüm” diyenlere hep şaştım durdum ömrüm boyunca.
3. Bilginin neyi bilmediğini bilmek
marifeti olduğunu henüz yeterince içselleştirememiştim.
4. İnsanın yaşamının ilk on sekiz
yılında anılarını inşa ettiği her yer eşsizdir. Benim için de öyleydi.
yazarların gerçeklerle hayalleri anılarla hayali karakterleri harmanlayarak yazmış oldukları eserler çok kaliteli oluyorlar. hem gerçekçi oluyor ayakları yere basıyor ama bir yandan da hayal gücünün o güzel izleri de bambaşka bir kurgu katıyor. bu eserde bu açıdan başarılı bir esere benziyor. altını çizdiklerin de çok hoş sözler kaydediyorum müsadenle Şule abla. çok güzel yorumlamışsın seni bu kitapla tanıştıran arkadaşına da teşekkürler sanada. sevgiyle kal :)
YanıtlaSilSümeyye Kip,
Silgüzel yorumun için teşekkürler canım. Sevgiler :-)
Alıntıları çok sevdim. Yayınevini daha önce ben de duymamışım ama bazen umulmadık yayınlar, bize sevebileceğimiz kitaplar verebiliyor :))
YanıtlaSilKağıt Salıncak,
Silkatılıyorum :-)
bu yazarın bikaç polisiyesini okumuştum. bunun konusu da hoşmuş. aklımda olsuun :)
YanıtlaSildeeptone,
Silçok kitabı varmış. Yazarı yeni tanıdım, polisiye yazdığından haberim yoktu.
Alıntıları çok sevdim ♥
YanıtlaSilAnı kitapları yaşanmışlıklarla dolu olduğundan mı bilmem ama farklı bir havaya sokuyor insanı...
Oytunla Hayat,
Silben de anı kitaplarını çok severim. Hele sevdiğim kişilerin anılarıysa zevkle okuyorum.
amsterdamın gülü, muska, fena değiller iştee :)
YanıtlaSildeeptone,
Siltamam canım not aldım. Önerilerin için teşekkürler :-)
Alsancak Börekçisi kitabının kapağına bayıldım. Rafta görsem alırdım. :)
YanıtlaSilBir numaralı alıntı gerçek olma ihtimali yüksek bir tespit içeriyor.
İki numaralı alıntıya katılıyorum. Tekrar izledikçe ve tekrar okudukça daha fazla ayrıntı yakalama şansı doğuyor. Ve keşfettiğimiz ayrıntılar mutlu olmamızı sağlıyor. En azından ben mutlu oluyorum Sadık Yemni gibi. :)
Film Gündemi,
Silbende de tam tersi izlediğim bir filmi ve okuduğum bir kitabı bir daha izlemek, okumak içimden gelmiyor. Keşfedilecek yeni cevherler varken aynılarına vakit harcamak zaman kaybı gibi geliyor. Çok beğendiğim bir eser için böyle düşünmüyorum ama.
Güzel yorumun için teşekkür ederim :-)