1 Haziran 2014 Pazar
AŞK (ELİF ŞAFAK)
ALTINI ÇİZDİKLERİM
1. Yaradanı hangi kelimelerle tanımladığımız, kendimizi nasıl gördüğümüze ayna tutar. Şayet tanrı dendi mi öncelikle korkulacak, utanılacak bir varlık geliyorsa aklına, demek ki sen de korku ve utanç içindesin çoğunlukla. Yok eğer, tanrı dendi mi evvela aşk, merhamet ve şefkat anlıyorsan, sende de bu vasıflardan bolca mevcut demektir.
2. Bilsen ki başkalarından kabul ve hürmet görmeyi ne kadar çok arzu edersen, onların tenkit ve dedikodularına da o kadar takılırsın.
3. Hakk'ın karşına çıkardığı değişimlere direnmek yerine, teslim ol. Bırak hayat sana rağmen değil, seninle beraber aksın. "Düzenim bozulur, hayatımın altı üstüne gelir." diye endişe etme. Nereden biliyorsun hayatın altının, üstünden daha iyi olmayacağını?
4. Kusursuzdur ya Allah, O'nu sevmek kolaydır. Zor olan hatasıyla sevabıyla fani insanları sevmektir.
5. Bizim şarap içmemiz ne keyfimizden
Ne dine, edebe aykırı gitmemizden
Bir an geçmek istiyoruz kendimizden
İçip içip sarhoş olmamız bu yüzden (Ömer HAYYAM)
6. Çok içtim mi aklım azalır
İçmedim mi neşem dağılır.
Ne sarhoş ne ayık bir hâl var ya
En iyisi o hâlde yaşamaktır (Ömer HAYYAM)
7. Ne yapacağını bilmediği bir bilgi ne işine yarayacaktı? Ne kadar az bilirsen bilmek istediğin şeyleri, o kadar az incelir derin, incinir kalbin. O kadar az kanarsın. Böyle bakınca aslında, cehalet o kadar da kötü bir şey değildi.
8. Başkalarından saygı, ilgi ya da sevgi bekliyorsan, önce sırasıyla kendine borçlusun bunları. Kendini sevmeyen birinin sevilmesi mümkün değildir. Sen kendini sevdiğin halde dünya sana diken yolladı mı, sevin. Yakında gül yollayacak demektir.
9. Hepimiz farklı sıfatlarla sıfatlandırıldık. Şayet Allah herkesin tıpatıp aynı olmasını isteseydi, hiç şüphesiz öyle yapardı. Farklılıklara saygı göstermemek, kendi doğrularını başkalarına dayatmaya kalkmak, Hakk'ın mukaddes nizamına saygısızlık demektir.
10. Tüm dünyayı sel bassa ördeğin umrunda olur mu?
11. Hoca hocayı takkede, deli deliyi dakkada bulur.
12. Bakanın kör olması güneşin ışığına halel getirmez.
13. Ya aşkı öğret bana ya da aşkın yokluğuna üzülmemeyi.
14. Şeriat der ki:"Seninki senin, benimki benim." Tarikat der ki:"Seninki senin, benimki de senin." Marifet der ki:"Ne benimki var ne seninki." Hakikat der ki:"Ne sen varsın, ne ben."
15. Aşık dışlanır ama dışlayamaz. Aşık incinir ama karıncayı bile incitemez.
16. Cenneti ve cehennemi illa ki gelecekte arama. İkisi de şu an burada mevcut. Ne zaman birini çıkarsız, hesapsız ve pazarlıksız sevmeyi başarsak, cennetteyiz aslında. Ne vakit birileriyle kavgaya tutuşsak; nefrete, hasade ve kine bulaşsak, tepetaklak cehenneme düşüveririz.
17. Unutma ki dünyanın öte ucunda tek bir insanın kederi, tüm insanlığı mutsuz edebilir. Ve bir kişinin saadeti, herkesin yüzünü güldürebilir.
18. Geçmiş, zihinlerimizi kaplayan bir sis bulutundan ibaret. Gelecek ise başlı başına bir hayal perdesi. Ne geleceğimizi bilebilir, ne geçmişimizi değiştirebiliriz. Sufi daima şu an'ın hakikatiyle yaşar.
19. Sufi kusur görmez, kusur örter.
20. "Bu dünyada 3 kişiye acıyın: Bir kavmin aşağı düşen yüce kişisine, yoksullaşan zenginine ve cahillere oyuncak olan bilginine." Hz. Ali
Etiketler:
altını çizdiklerim,
doğan kitap,
elif şafak,
kitap,
roman
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Yorumlarınız için çok teşekkür ederim :-)