Evet,
uzun bir aradan sonra Pazar 6’lısı yazıları geri döndü. Biz her pazar belli bir
kategoride yazıyoruz. İsteyen her blogger bize katılabilir. Hatta ne kadar
kalabalık olursak o kadar zevkli olur bence. Detayları buradan
öğrenebilirsiniz. Temmuz ayının kategorilerini de aşağıda paylaşıyorum ki ne
yazacağınızı şimdiden düşünmeye başlayın J
Blogumun
ismi Hayata Dair Her Şey olsa da en çok kitap yazdığım bir gerçek. Hatta birkaç
takipçimden burayı kitap blogu olarak gördüklerini duymuştum. Bu yüzden bu
kategoride yazmak benim için önemli. 2,5 senelik bir blogger olarak kendimi çok
tecrübeli ya da yeni bloglara tavsiye verecek durumda görmüyorum. Bu yazıyı okumayı sevdiğim kitap bloglarını örnek alarak kendim için yazıyorum
aslında. Şu an blogum istediğim düzeyde değil. Düzene sokmam gereken birkaç şey
var. 2017 itibariyle her şey istediğim gibi olacak diye umut ediyorum. O zaman
bu tavsiyeleri ben de tam olarak uygulayacağım.
Neyse
lafı çok uzattım. İşte benim okumayı sevdiğim kitap bloglarındaki 6 özellik:
1. Kitap
yorumlarınızı toplu olarak değil tek tek yazın.
Bir
ayın sonunda okunan bütün kitapları bir yazıda okumaktansa kitapların
yorumlarını ayrı ayrı okumayı tercih ediyorum. Kitaplar bir arada yazıldığında
yazı çok uzun oluyor, bu da bazı insanların gözünü korkutabilir. Kitapların toplu
fotoğrafına bakan kişi kitapların çoğundan hoşlanmamışsa o yazıyı okumadan
geçebilir ama kitaplar ayrı ayrı yazılırsa kişi ilgisini çeken kitabın yazısını
tıklayıp okur. Ayrıca yazı kısa olacağından daha çabuk okuyup yorumumuzu
yazabiliriz.
Şimdi
diyeceksiniz ki sen de toplu yorum yazıyorsun. Şimdilik bu şekilde yapmaya
devam edeceğim ama 2017 yılından itibaren kitapları ayrı yazılarda yorumlamaya
başlayacağım. O zamana kadar çok beğendiğim ya da yorumu uzun süren kitapları
ayrı postlarda yazmakla yetineceğim.
Kağıt Salıncak'ın objektifinden |
2. Yorumladığınız
kitabın fotoğrafını siz çekin.
Bir
blogda kitap yorumu okurken kitabın internetten alınmış kapak fotoğrafındansa
kitabı yorumlayan kişinin emek vererek çektiği fotoğrafı görmeyi daha çok
seviyorum. Bir de fotoğraf kitaba uygun bir ortamda çekilmişse beğenim daha da
artıyor. Biliyorum bu bir yetenek işi ve
herkes bu işi kıvıramıyor, ben de dahil ama kendimizi zamanla geliştirebiliriz
diye umuyorum.
3. Kitabın
konusundan bahsetmeyi unutmayın.
Bu,
benim yaptığım hatalardan biri. Ben direkt kitabın bende uyandırdığı izlenimi
anlatmaya başlıyorum da o kitap hakkında bilgisi olmayan insanlar benim
yorumumdan ne anlıyor diye düşünmüyorum. Bu yüzden yazının başında kitabın konusunun
ne olduğundan, kitabın neler anlattığından kısaca bahsetmekte yarar var. Böylece
yorum kısmı da bir anlam kazanmış olur.
4. Altını
çizdiğiniz cümleleri de yazın.
Kitap
yorumlarında en önem verdiğim konulardan biri bu. Bir insanın o kitapta en çok
hoşuna giden cümleleri çok merak ediyorum. Onun sevdiği cümlelerden yola
çıkarak kafalarımızın uyuşup uyuşmadığını az çok anlayabiliyorum. Kitap yorumlarında
altı çizili cümleleri okudukça ya “Bu cümlelerde güzel olan ne var? Bu
bloggerla zevkimiz tutmuyor.” ya da “Ne güzel bir cümle bu. Ben de bu cümlenin
altını çizerdim. Aaa, benim alıntı yaptığım yeri o da yazmış. Demek ki zevklerimiz
ortak.” diyorum.
5. Tek bir
türe bağlı kalmayın, farklı türlerde kitapları okuyun ve yorumlayın.
Kitaplarda
herkesin sevdiği bir tür vardır. Daha çok o türde kitaplar okumanız ve
yorumlamanız normal ama bazı kitap blogları sadece günümüz popüler romantik ya da
fantastik kitapları okuyup
yorumluyorlar. Bu da herkese hitap etmiyor. Ben takip ettiğim birkaç blogu bu
yüzden takipten çıkardım çünkü sürekli hiç bilmediğim ya da ilgimi çekmeyen
kitap yorumları paylaşıyorlardı. Kitap bloggerlarının çeşitlilik içermesi
gerektiğini düşünüyorum. Eğer hep aynı türde kitaplar okur aynı türleri
yazarsanız sadece o türü seven kişilere hitap edersiniz. Genele hitap etmek
için her türden kitabı okumanız gerektiğini düşünüyorum.
6. Klasikleri
okumayı ve yorumlamayı unutmayın.
Blogumda
en çok okunan yazılar, ki bu yazılar diğerlerinin yaklaşık 10 katı kadar
okunmuşlar, Reşat Nuri Güntekin, William
Shakespeare, Platon ve Orhan Kemal’in kitap yorumları. Orhan Kemal hariç
diğerleri üniversite yıllarında not aldığım kitap özetlerini içeriyor ve dürüst
olmam gerekirse yetersiz özetler. Kitap yorumu namına hiçbir şey yok. Peki, bu
kadar kötü yazılar nasıl bu kadar okunmuş derseniz yazarlarının isimlerinin
büyüklüğünden derim. Bu yüzden Türk ve Dünya edebiyatının önemli isimlerini boş
geçmeyin. Yabancı yazarları yazdığınızda yurtdışından bile tıklanabilirsiniz.
Evet,
benim kendime ve kitap bloglarına naçizane önerilerim bunlar. Eğer sizin de
bana önerileriniz varsa lütfen yazın, her türlü eleştiriye açığım. Bu arada
aşağıda Pazar 6’lısı etkinliğine katılan arkadaşlarımın yazılarına
ulaşabilirsiniz. Siz de bu konuda yazdıysanız lütfen yorum kısmına linkinizi
yazın, sizi de ekleyeyim.
Yeni
yazılarda görüşmek üzere…
3. maddeyi okurken kendi kendime dedim ki Şule ile birlikte yazsak yorumları demek tam olucak :D Ben de genelde konudan bahsedip kendi düşünlerimden bahsetmiyorum. Ve malesef bu hatamın farkına çok geç vardım.
YanıtlaSilKitapların altını çizmeye kıyamıyorum ve o an yanımda defter ya da telefon yoksa hep sonra not alırım dediğim alıntılar aklımdan uçup gidiyor. En azından okurken yanımda post-it bulundurmaya dikkat etmem gerek.
Yazında gerçekten önemli noktalara değinmişsin. Bunlar hep kulağıma küpe olsun, teşekkürler :))))
Bunlar da benim tavsiyelerim http://periodiclibrary.blogspot.com.tr/2016/07/pazar-6ls-kitap-bloglarna-vereceginiz-6.html
esseve rin, altını çizdiğin cümleler derken beğendiğin alıntıları kast ediyordum. Eskiden kitaplarımı çizmeyi severdim ama artık ben de çizmiyorum, post-it yapıştırıp bloguma yazıyorum. Kitaplarımın arasında ayraç yerine post-it bulunduruyorum.
SilYorumun için ben teşekkür ederim. şimdi senin cevaplarını okumaya gidiyorum :-)
Düz bir şekilde yazmayı da bırakmalılar 10 cümle olsun öz cümleler olsa yeter yoksa cidden çok sıkıcı oluyor kitap blogları :)
YanıtlaSilEmre Yildirim, daha eğlenceli olmalılar. Anlaşıldı :-)
SilYa tüm tavsiyeleri kendi üzerime alındım ben. Resmen benim yaptığım hataların tamamı var burada.
YanıtlaSilÇoğu zaman karşımdaki kişinin kitap hakkında bir şeyler bilmiyor olabileceğini unutuyorum ve aklımdan geçenleri direk geçiriyorum. Okuyunca bana mantıklı geliyor da karşımdaki kişi benim içimi nereden bilsin? Sonra sil düzelt. Özellikle çok sık kitabın konusunu atlayarak yazıyorum.3.senem falan heralde ama hala yarım yamalak yorum girdiğim oluyor. Daha sistemli yazmalıyım sanırım.
Ya ben kitaplarımın altını çizmekten çok hoşlanmıyorum. Sonra bir daha açıp okuyasım geldiğinde öyle çizili çizili hiç sevmiyorum. Onun yerine hoşuma giden yerlere ufak post-itler yapıştırıyorum. Sayfaya ufak bir göz gezdirdiğimde bir nevi kendime verdiğim mesajı görebiliyorum. Ama yazılarıma eklemiyordum. Bundan sonra eklemeye özen göstereceğim. :)
Cidden çok önemli ve güzel noktalara değinmişsin ve kesinlikle bundan sonra bu noktalara dikkat edeceğim. :)
esra ünal, altını çizdiğin cümleler derken beğendiğin alıntıları kast ediyordum. Eskiden kitaplarımı çizmeyi severdim ama artık ben de çizmiyorum, post-it yapıştırıp bloguma yazıyorum. Bence sen de yazarsan güzel olur.
SilYorumun için ben teşekkür ederim :-)
Kesinlikle güzel tavsiyeler.İnsan her türden okumalı bence de;)
YanıtlaSilKitap Cumhuriyetim, teşekkür ederim. :-) Senin gibi eski ve insanlar tarafından sevilen bir blog da önerilerini yazmalı bence.
SilMerhaba :) Tavsiyeleriniz çok dikkatli hazırlanmış. Kitap hakkında toplu yorum yapacak olursam bir seri üzerinden olmasına çok dikkat ederim. Fotoğraf konusunda yeni yeni atılımlar yapmaya başladım,şu üşengeçliği bırakırsam gelişecek umarım :D Bir ara alıntı yapmayı denedim ama baya uzattığım için yapmaktan vazgeçmiştim :D O konuyu atlama problemi bende de var. Elimden geldiğince farklı türlere yer vermeye çalışıyorum. Umarım ilerleyen zamanlarda daha iyisi olacak benim için :)
YanıtlaSilBelle'nin Kütüphanesi, ben de bazı kitapları çok seviyorum ve onlarca alıntı yapıyorum. O zaman yazı uzuyor doğal olarak ama alıntılara kıyamayıp hepsini yazmak istiyorum. Hepimiz için yazdıkça daha iyi olacak diye umuyorum. Bu tavsiyeleri yazdım ama ben de çok iyi değilim :-)
SilKlasiklerle ilgili maddeyi görünce maratonumu hatırladım :D Yazın daha çok klasik okurum diyordum ama en son mayısta okudum klasik :O Kitapları bence de tek tek yorumlamak daha sağlıklı ama bazı kitaplar oluyor ki hakkında hissettiklerimi yazıya dökemiyorum bir türlü. Sadece künyesini, konusunu yazmak da istemiyorum. Öyle bir garip oluyor ve yorumlamadan bırakıyorum :/ Sanırım bu yazdıkça aşabileceğim bir durum. Aslında bu hafta bir nevi öz eleştiri de yapmış olduk değil mi ama?
YanıtlaSilGözde Türker, evet. iyi oldu bu kategori. Kendimizi değerlendirdik :-)
SilKlasik kitaplar en iyi kış ve sonbahar aylarında okunuyor bence. Adana sıcağında klasik kitapları okuyup anlayabileceğimi sanmıyorum :-)
Toplu yazmayın uyarısını görünce " ama abla sende toplu yazıyon...." diye geçirdim direkt içimden :d Neyse şaka bir yana güzel tavisyeler ve dikkat edilmesi gereken konular. Özellikle foto konusu google adına da önemli çünkü esinlenme olarak aldığından sadece esas resmi indeksliyor diye biliyorum. Son zamanlarda bu konuda çalışsam da tam başarılıyım diyemeyeceğım. Hatta Fahrenheit 452 kitabımı yakıyordum az kaldı :D Teşekkürler ablacım tavsiyeler için dikkate alınacak tarafımca...
YanıtlaSilCahil Okur, Bu tavsiyeler benim için de geçerli :-) Fotoğraf konusunda ben pek yetenekli değilim ama elimden geleni yapıyorum. Kişinin kendi çektiği fotoğraflar insanlara daha samimi geliyor. Kendimizi geliştirmemiz dileğiyle :-)
SilNe hoş bir etkinlikmiş. Bence en güzeli kitap yorumlayanların kitap kapağını kendisi çekmesi. Çok yaratıcı sonuçlar çıkabiliyor ortaya...
YanıtlaSilSaadet Uslu, bence de ama ben o yaratıcı fotoğraflar çekenlerden değilim maalesef. Belki bir gün çekebilirim :-)
SilGerçekten harika öneriler, özellikle ben "okuduğunuz kitabın fotoğrafını kendiniz çekin" önerisini kendime alıyorum:)) malesef bu konuda tembelim, ama dediğiniz gibi bu biraz da beceri işi, ben pek iyi kıvıramayanlardanım:)) bu güzel yazı için teşekkür ederim, sevgiler:)
YanıtlaSilEren O. "okuduğunuz kitabın fotoğrafını kendiniz çekin" önerisini ben kendime de yaptım çünkü bu konuda ben de iyi değilim. yorumun için ben teşekkür ederim. sevgiler :-)
SilKitap yorumu yaparken en çok atladığım şey sanırım "alıntı" kısmı. Tüm kitabı özetlemediği müddetçe, dikkatimi arttırıyor ve yazıyı daha okunaklı hale getiriyor. Bundan sonraki yazımda bu önerileri dikkate alacağım :)
YanıtlaSilpembe vosvos, fikir verebildiysem ne mutlu bana :-)
SilVayy müthiş öneriler, siz bu işi kapmışsınız. Çoğuna katılıyorum dediklerinizin çok yararlı olmuş. Teşekkürler. Bu arada sitenizdeki adınızın yazdığı yer var ya şu an yazıyla alakasız ama o saksılara bayılıyorum 😄. Hep söyleyeceğim söyleyemedim, tshirt bile yapılır o saksılarla çok güzel bir seçim olmuş.
YanıtlaSilöneri makinesi, güzel yorumun için ben teşekkür ederim. keşke sen de artık bana sen desen, çok mutlu olurum :-)
Silblog tasarımımı sevgili Benim Tutkum blogu yaptı. Ben de çok seviyorum o resmi :-)
Sen demiyor muyum 😄 Bak sen bana, hemen düzeltiyorum. Nedense senin yazımına dikkat etmemişim herhalde öyle kalmış.
SilGerçekten o saksılar bir harika, eline sağlık güzel bir iş olmuş. Her geldiğimde oraya bakıyorum, indie havası beni benden alıyor 😄.
öneri makinesi, beğenmene sevindim :-)
SilHarika öneriler vermişsin. Benim blogum güzellik ve kozmetik blogu fakat senin sayende kitap blogu açasım geldi. Harika yazıların var. Bu kadar çok kitap okuyabilmene özendim gerçekten :)
YanıtlaSilGülşah Özkaya, güzel yorumun için çok teşekkür ederim. Beni çok mutlu ettin :-)
Sil