İyi Aile
Yoktur kitabı ismiyle ve çevremdeki birçok kişinin okumasıyla dikkatimi çekti. Kitap
Ağacı Adana grubumuzun başkanı Göksel, velileriyle birlikte bu kitabı
okuduklarını söyleyince aklıma bizim okulun kitap kulübü geldi. Rehber
öğretmenimiz Derya’ya tartışmak için İyi Aile Yoktur’u önerdim. Onun kabul
etmesiyle bir grup veliyle beraber kitabı okuduk ve yorumladık.
Kitabın ismi
beni etkiledi demiştim. Bu isim kitaba boşuna konmamış. Kitapta yazılı olanları
okuyunca gerçekten iyi aile yok diye düşünüyorsunuz. Yazarın şimdiye kadar
okuduğum diğer anne-çocuk kitaplarından farklı bir bakış açısı vardı. Çok daha
karamsar. Neredeyse yaptığımız, söylediğimiz, davrandığımız her şeyin yanlış
olduğunu ve çocuğu olumsuz etkilediğini söylüyordu. Grubumuzdaki herkesin
çocuğu var ve herkes kendini kitabı okurken kötü hissetmiş. Yazarın amacı da bu
sanırım. Yanlışları anlatarak doğruları öğretmek. Bu yöntem herkeste işe
yaramayabilir. Ayrıca çocuğun yetişmesinde o kadar fazla etken var ki. Hepsinin
doğru ve yolunda gitmesi çok zor bir ihtimal, hatta imkânsız. Keşke yazar bu
kadar olumsuz bir dil kullanmasaydı.
Yazarın çocuğu
var mı diye nette araştırdım ama bir bilgi bulamadım. Ben olmadığını
düşünüyorum. Eğer çocuğu varsa ve yine de bu kitaptaki düşüncelere sahipse çok
şaşıracağım.
Kitap Alice
Miller adında bir psikoloğa ithaf edilmiş: “Bu kitabın her okurunu ona
götürmesini dilerim.” Alice Miller’a o kadar çok atıf var ki bir yerden sonra
keşke onun kitabını okusaydım dedim. Neredeyse her üç sayfada bir Alice Miller
adı geçiyor. Kitap, onun düşüncelerinin ne kadar doğru olduğunu kanıtlamak için
yazılmış gibi hissettim.
Yazarla ilgili
daha net bir karar vermek için diğer kitaplarına da şans vermek istiyorum ama
önce bunu sindirmem lazım. Evde çocuğumla kaldığım şu günlerde ne kadar yanlış
davrandığım ve kötü bir anne olduğumla ilgili bir kitap okumak gelmiyor
içimden.
Kitabın sonunda
yazardan kitap önerileri var. İlerleyen zamanlarda onları da okuyabilirim.
Kitapla ilgili
çok fazla alıntı yaptım. Ara ara buraya bakıp altını çizdiğim yerleri okumak
istiyorum. Siz de alıntılara bakarak yazarın ve kitabın bakış açısı hakkında
bilgi sahibi olabilirsiniz.
Siz İyi
Aile Yoktur’u okudunuz mu? Nihan Kaya’nın başka bir kitabını okudunuz mu? Yazarın
görüşlerine katılıyor musunuz yoksa karşı mı çıkıyorsunuz? Yorumlarınızı
bekliyorum. Yeni yazılarda görüşmek üzere.
İthaki Yayınları, 290 Sayfa, 4.Baskı, 2019. |
ALTINI ÇİZDİKLERİM: 1. “Cehennem, acı çektiğimiz yer değildir. Cehennem, acı
çektiğimizi hiç kimsenin bilmediği yerdir.” Hallac-ı Mansur.
2. Bir anne babanın en büyük suçu, çocuğunu tanımamak,
anlamamaktır.
3. Alice Miller, Beden Asla Yalan Söylemez kitabında fiziksel
rahatsızlıklarımızın her birinin aslında bastırdığımız duygulardan
kaynaklandığını anlatıyor.
4. Doris Brett, Annie Stories isimli kitabında küçük
çocukların banyoda ağlamasının nedeninin suyla birlikte banyo deliğinden kayıp
gitmek olduğunu anlatır çünkü tahliye borusu suyu bu kadar korkutucu bir güçle
soğurabiliyorsa onları da kolaylıkla yutabilir.
5. Bir çocuğun mutlu bir yetişkine evrilebilmesi için anne
baba olarak yapabileceğimiz tek bir şey ama tek bir şey vardır: Çocuğun
kendisini değerli hissetmesini sağlamak. Kendinden menkul bir değeri olduğu
hissini verebildiğimiz çocuk, mesela üniversite sınavını kazanamadığında,
istediği gibi bir iş bulamadığında bir miktar üzülse de yaralanmayacaktır,
benliğinin değersiz olduğunu duymayacaktır. Değersiz olduğunu hissettirdiğiniz
çocuk ise girdiği her sınavda derece yapsa bile kendisini başarısız, yetersiz
bulur. Kendi değerini yaratmak için ne kadar uğraşırsa uğraşsın değersizlik
hissini aşamaz.
6. İnsanın en olumsuz yanını gösterdiği kişi, çocuğudur.
7. Çocuk sahibi olduğumuzda da içimizden tanımadığımız biri
çıkar. İşte o, olumlu yanlarımız kadar en derin travmalarımızın da can bulduğu
yeni bir kişidir.
8. Hayatta var oluşunuzu en güçlü, en coşkulu, en yaratıcı
biçimde ortaya koyduğunuzu içinizde duyduğunuz, kendi yaptığınız, başardığınız
herhangi bir şeyi düşünün; bunu aileniz sayesinde değil, ailenize rağmen
başardığınızı göreceksiniz.
9. Bir insan çocuklara nasıl davranıyorsa o’dur ama bir insan
en çok kendi çocuğuna davranırken kimse o’dur.
10. Ne kadar iyi bir anne baba olduğunuzun göstergesi,
çocuğunuza ne kadar şey öğretebildiğiniz değil, çocuğunuzdan ne kadar çok şey
öğrenebildiğinizdir.
11. Suçluluk ve utanç arasında derin bir fark vardır. Suçluluk,
ne yaptığımızla, utanç ise direkt olarak kim olduğumuzla ilgilidir.
12. “Bir çocuk ‘Annem benden nefret ediyorsa o zaman ben nefret
edilecek biriyim.’ Diye düşünür.” Alice Miller
13. Türkçede kimse “-malı/-meli” kipi kullanmamalı. Birinin
çuvallamasını mı istiyorsunuz? Ona mükemmeliyetçilik aşılayın. İyinin karşıtı kötü
değil, mükemmeldir.
14. Çocuğunuza istediğinizde yemek verip istediğinizde vermemek
gibi bir hakkınız olmadığı gibi, çocuğa istediğinizde sevgi, şefkat gösterip
istediğinizde bunları ceza olarak kesmek gibi bir hakkınız da yoktur.
15. Depresyon, insanın içindeki anne babanın, insanın içindeki
çocuğu sabote etmesidir.
16. “En büyük acılar genellikle insanın kendine çektirdiği
acılardır.” Alice Miller.
17. “Acı geçer ama acı çekmiş olduğumuz gerçeği hep bizimle
kalır.” Leon Bloy
18. Çocuğun anne babaya yanlış yapması anne babaya zarar vermez
ama anne babanın çocuğa yanlış yapması çocuğu ömür boyu sakatlar.
19. Başkaları çocuğu, anne babanın çocuğu tanıttığı şekliyle
görür. Daha önemlisi çocuk da kendisini anne babasının onu gördüğü şekliyle
görür.’
20. Alice Miller “Yasak Bilgi: Çocukluk Yaralarıyla Yüzleşmek”
kitabında Freud’un, daha kariyerinin başındayken, kadın ve erkek bütün
hastalarının çocukken istismar edildiğini fark ettiğini ve tüm psikolojik
sorunların altında anne babanın çocuğu istismarının yattığını yazdığını ancak
bu görüşü kabul edemeyen toplum tarafından dışlanmaya daha fazla dayanamayarak
1897’de bu iddiayı psikanaliz teorisinden çıkardığını ve fikirlerinin ancak
anne babaları suçlamadığı zaman kabul gördüğünü keşfederek bundan sonra anne
baba yerine hep çocukları suçlamış olduğunu, çocukların anne babalarını cinsel
olarak arzu ettiğine dair o saçma iddiayı bundan sonra ortaya attığını
söylüyor.
21. İnsanın ruhsal sağlığının bozulmasına yol açan yaşanan
hayal kırıklıkları değil bu hayal kırıklıklarından dolayı duyulan acının
yaşanmasının ve ifadesinin yasak olmasıdır.
22. Bir şeyi düşünemediğimiz yerde bir sorun vardır.
23. Anne babanın korumadığı çocuğa herkes kötü davranır.
Dahası, bu çocuğa kötü davrandıklarını da fark edemezler.
24. Her kadının çocuğunu doğar doğmaz sevdiği doğru değildir.
25. “Kişinin kendisine yahut bir başkasına zarar verici her tür
davranışın köklerinin, çocukluk travmalarının bastırılmasında yattığı çoktan
kanıtlanmıştır.” Alice Miller
26. Yaşanan bir şokun üstesinden gelmenin en iyi yolunun,
eskiden tavsiye edildiği gibi unutmaya çalışmak değil, bunun ne anlama
geldiğini hissetmek ve anlamını yitirene kadar o şok hakkında konuşmak olduğu
kanıtlanmıştır. Susmak, yaralanmış insanların en büyük düşmanıdır.
27. “Başka birini memnun etmeye çalıştığımız sürece asla doğru
şeyi yapamayız.” Alice Miller
28. Dünyada o olmadan yaşayamayacağınız tek kimse kendinizdir
ve insanın hissetmesi gereken de budur.
29. Eğer bir bebeğin altını değiştirirken “Öff, ne kadar kötü
kokuyor!” derseniz bebek kabızlık geliştirebilir. Bu şekilde geliştirilmiş bir
kabızlık kalıcı olabilir.
30. Para geçer ama parasızlık hissi asla.
31. Çocuğa
çatık kaşla bakılması beyinde kalıcı hasar bırakabilir.
24. Madde maalesef acı ama gerçek. :( Paylaşımınız için teşekkürler.
YanıtlaSilgizlipencere06,
Sil24.maddeye ben de katılıyorum. Cennet, her annenin ayağında olmuyor.
En çok 7. alıntıyı kendimde gördüm. İleride çocuğum olursa en çok korktuğum şey beni rahatsız eden duyguları ona aktarmak olacaktır. Bunu kesinlikle istemiyorum.
YanıtlaSilBelle'nin Kütüphanesi,
Silben de :-(
Mükemmel bir yazı olmuş. Keşke benim ailem zamanında bunları bilseydi diye düşündüm... Alıntılar çok iyi, hepsini beğendim. Şu ilgimi çekti:
YanıtlaSilNe kadar iyi bir anne baba olduğunuzun göstergesi, çocuğunuza ne kadar şey öğretebildiğiniz değil, çocuğunuzdan ne kadar çok şey öğrenebildiğinizdir.
Düşünüyorum da öğrenmek istemiyorlar ki :))
Metin Kibar,
Silbizim jenerasyon bir tık daha yeniliğe açık. Anne-babalarımız kendi ailelerinden ne gördülerse onu uyguladılar. Biz okuyoruz, dinliyoruz, araştırıyoruz, doğru olanı yapmaya çalışıyoruz ama ne kadar başarılı olduk, olacağız bunu zaman gösterecek. Güzel yorumun için teşekkür ederim :-)
Asıl ben teşekkür ederim. ''Bağırmayan Anneler'' kitabını okudunuz mu? O kitabı da çok övüyorlar. Sizin düşüncenizi de almak isterim.
SilMetin Kibar,
Silkitabı biliyorum ama okumadım. İsmi çok ilgi çekici. Belki ileride okurum.
Kitabı henüz okumadım ama hep olumlu yorumlar okuyunca merak ediyorum. Yorumunu okuyunca ebeveyn olmasam da yazarın fikirleri konusunda meraklandım doğrusu. :)
YanıtlaSilMor Düşler Kitaplığı,
Silçocuğun olmasa da okuyabilirsin. Zaten kitap bizi kendi çocukluğumuz konusunda da düşündürüyor.
elinize sağlık, güzel bir yazı olmuş :)
YanıtlaSilChakra Series,
Silçok teşekkür ederim :-)
o zaman okumayalım biz bu kitabı. zaten tramvatik bi dönemden geçiyoruz bir de karamsar bi kitapla depresyonun en dibine vurmayalım :) ben de senin gibi bir sürü "nasıl ebeveyn olunur" temalı kitaplar aldım okudum, okuyorum ve okuyacağım da ama hiçbirinin tek bir cümlesinden bile etkilenerek anneliğime yön vermiş değilim bu zamana kadar. eminim sen de aynı durumdasın :) boşuna yüreciğini karartma. bir annenin en iyi klavuzu kendi iç sesidir bence. (bunu da hiçbir kitap yazmaz, çünkü şimdi ben uydurdum:) )
YanıtlaSilDilek Eren,
Sil:-) Annelik iç sesi gerçekten çok önemliymiş. Çocuğun için en iyisini sen biliyorsun, onun dilinden en iyi sen anlıyorsun. Yaşayarak öğreniyorum. Bu süreçte elbet hatalar yapacağım. Umarım bunlar çocuğumun hayatını ve kişiliğini etkileyecek kadar ağır olmaz.
Haklisin Sule'cim okurken bayagi moral bozuyor ama iste bu sekilde daha dikkatli olmaya calisabiliriz, eline sağlık:)
YanıtlaSilEren,
Silfarkındalık yaratması açısından iyi ama asıl okuması gereken kitle bu kitabı okumayacaktır. Bu, can sıkıcı.
Bu kitap kitaplıkta duruyor ama henüz okuyamadım. Bu yıl inşallah.
YanıtlaSilBeyda'nın Kitaplığı,
Silbakalım bir anne olarak sen ne düşüneceksin?
24. Her kadının çocuğunu doğar doğmaz sevdiği doğru değildir.
YanıtlaSilMustafa işlek,
Silmaalesef :-(
ve ek madde; birden fazla çocuğu olan ebeveynler hepsini aynı oranda sevmez
SilFatma,
Silbuna da katılıyorum. Bazı annelerin ağzından duydum, bazılarını da kendi gözlemlerim sonucu keşfettim.
Ben kitabı henüz ebeveyn olmadığım için kendi ailemi ve çevremdekileri gözlemleyerek okumuştum ve genelde yazar haklı, evet bu böyle gibi düşünmüştüm ama katılmadığım fikirleri de var tabii :)) Bildiğim kadarıyla yazarın çocuğu yok :)) Bir de sadece annelere yüklenmesinden hoşlanmamıştım, sonuçta çocuktan ikisi de sorumlu.
YanıtlaSilBeraber okumanız güzel olmuş :))
Kağıt Salıncak,
Silokuduğun kitabı tartışabilmek çok keyifli. Üstelik bu kitap uzun uzun tartışılabilecek malzeme veriyor :-)
Şu anda okuduğum kitap. Kendi kendime çocuklarıma olan davranışlarımı ve ilişkimi sorgularken kendi çocukluğuma, kendi iç hesaplaşmama dönüyordum hep. Bunu konuştuğum bir whatsup grubunda bu kitabı tavsiye etti ve okumaya başladım. Benim düşündüğüm ve dile getirdiğim hususları okuyor olmak sarstı ama "iyi aile yoktur"u bilmek kendi hesaplaşmama ve çocuklarıma yaklaşımıma da yardım etti. Aile ortamı duygusal istismar ve şiddetin en çok yaşandığı yer ve evet bu kitabı çocuğu olsun olmasın herkesin okuması gerektiğini düşünüyorum
YanıtlaSilFatma,
Silkitabın size iyi gelmesine sevindim. Diğer çocuk yetiştirme kitaplarından farklı bir bakış açısı sunduğu için bence de herkes okumalı.
Nihan Kaya çok iyi öykücüdür aslında. Çatı Katı, kütüphanemin değerlileri arasındadır. Bu kitabını okumadım. İyi Aile Yoktur da alıntılara bakılırsa dolu dolu bir kitap ...
YanıtlaSilKİTAPLARA KAÇANLAR,
Silyazarın öykü de yazdığını bilmiyordum. Hemen bakıyorum o kitabına. Teşekkürler :-)
Önemli konulara değinen bir kitap. Hele şu alıntı çok şey ifade ediyor: "Bir anne babanın en büyük suçu, çocuğunu tanımamak, anlamamaktır."
YanıtlaSilCavanşir Gadimov,
Silen çok alıntı yaptığım ve alıntılarından en çok etkilendiğim kitaplardan biri oldu. İyi Aile Yoktur.
BU YAZARIN VİDEOLARINI İZLEYİNCE farklı fikirlere varılıyor güzeleğerlendirmişsinz bnce cocugu olmadığı için anlatıp duruyor bir ay 2 yaş 8 yaş ya da farklı yaş grubu çocukları ile bir yaşasın bakalım..ayrıca türkiye gerçeklerinden çok uzak
YanıtlaSilnotettimm.
Silben de sizinle aynı düşünüyorum. Maalesef kitapta yazılanlar pratikte uygulanmıyor. Yazarın üslubunu çok ukala buldum. Bana hitap etmedi, bir daha okumayı düşünmüyorum.