Robert Schnakenberg, Büyük Yazarların Gizli Hayatları,
Domingo Yayınları, Çevirmen: Duygu Akın, İllüstrasyonlar: Mario, Zucca, 304
Sayfa, 5. Baskı, 2021. |
İsminden kitabın
içeriğinin ne olduğunu anlamışsınızdır. Tarihteki birçok ünlü yazarın hayatı
kısaca anlatılmış, sonra onlarla ilgili çok ilginç, farklı, bazen dehşet verici
anekdotlar anlatılmış. Neredeyse her sayfada anlatılanlarla ilgili eğlenceli
çizimler de var. Hatta bazılarını kitabın kapağında görüyorsunuz. Bu da kitabın
sıkıcı olmasının önüne geçmiş.
Kitapta adını daha önce
hiç duymadığım yazarlar da vardı. Okuma yolunda daha keşfedilecek ne çok yazar,
ne çok kitap var, diye düşündüm.
Domingo Yayınları’ndan
çıkan kitabın baskı kalitesi çok iyi. Kağıdı kalın ve beyaz renginde. Normal kitaplardan
daha ağır. Son zamanlarda kitap fiyatlarındaki artışlar düşünülürse en azından
böyle kaliteli baskılar görmek isterim. Domingo Yayınevi’ni tebrik ediyorum
özeni için.
Ben bu tarz kitapları
çok severim. Tabii ki anlatılan her şeyi aklımda tutamıyorum. Bazen karşıma
zaten bildiğim şeyler de çıkıyor ama yine de bu tarz bilgi veren kitapları
okumayı seviyorum. Siz de severseniz gönül rahatlığıyla öneriyorum. Alıntılara bakmadan
geçmeyin.
Siz bu kitabı okudunuz
mu? Yazarların hayatlarını merak eder misiniz? En sevdiğiniz yazar kim? Yorumlarınızı
bekliyorum. Yeni yazılarda görüşmek üzere.
ALTINI ÇİZDİKLERİM: 1. “Arkalarından söylediklerimizi insanların
yüzüne karşı söyleseydik toplum diye bir şey olmazdı.” Balzac
2. Balzac günde yaklaşık elli adet koyu Türk kahvesi içiyordu.
3. Bir defasında evine giren hırsız Balzac’ın masa çekmecesini açmaya
çalışmıştı. Uykusundan uyanan Balzac, buna gülmekle yetinmiş ve “Sahibinin
gündüz gözüyle zırnık bulamayacağı bir çekmecede gece vakti para bulabilmek
için göze aldığın riske bak.” demişti.
4. Balzac, gençlik yıllarını ısıtmasız, mobilyasız, derme çatma bir evde
yaşayarak geçirmişti. Boş duvarlara orada görmek istediği şeyleri yazdı. Bir
yere “Gül ağacından çekmeceli şifonyer”, başka bir yere “Venedik aynası ve
duvar halısı” yazdı. Boş duran şömine üstüne ise “Raphael tablosu” diye ekledi.
5. “Benim zihnimde saat hep kasvetli gece yarısını gösterir.” Edgar Allan
Poe
6.
Dickens, zamanının Stephen King’iydi. Eleştirmenler tarafından sevilmez ama çok
sayıdaki tutkulu hayranından saygı görürdü. Saturday Review 1858’de “Şöhretinin
kalıcı olacağını düşünmüyoruz.” duyurusunda bulunmuştu. “Çocuklarımız Dickens’ı
günümüz romancılarının en tepesine yerleştiren atalarının ne demeye çalıştığını
anlamakta zorlanacaklar.” Onu Dickens’ın Shakespeare’den bu yana en büyük
İngiliz yazar olduğunu düşünen Tolstoy’a, Dostoyevski’ye, Henry James’e ve daha
pek çoklarına anlatsınlar.
7.
Dickens anıtlardan öyle nefret ederdi ki vasiyetinde heykelinin dikilmesini
yasaklamıştı.
8.
Emily Bronte, tüberküloza yakalandı. Üç ay içinde eridi ve hayata gözlerini
yumdu. Bu süre zarfında o kadar zayıflamıştı ki tabutun eni sadece kırk
santimetreydi; cenaze levazımatçısının yaptığı en ince tabuttu bu.
9.
Emily Bronte, saatler boyu pencere önünde durup düşünceli düşünceli dışarı
bakmasıyla ünlüydü. Charlotte bir defasında onun bayıra baktığını sanmış, sonra
kepenklerin kapalı olduğunu fark etmişti. Dalgın genç kız altı saat boyunca
durup beyaz pencere kepenklerine bakmıştı.
10.
Bronte kardeşler içinde görünüş açısından en şanssız olan Charlotte Bronte idi.
Bir partide rastladığı bir genç onun için “Bu akşam Bayan Bronte ile tanıştım
ve şunu söylemeliyim ki sade diye nitelenebilmesi için şimdikinin iki katı
güzel olması gerekir.” demişti. Neyse ki Charlotte dış görünümüyle ilgili
kaygılarını yazılarına kanalize etmeyi başarıyordu. Büyük edebi karakteri,
çirkin mürebbiye Jane Eyre’yi kendini örnek alarak yaratmıştı.
11.
Henry David Thoreau’nun Walden’i, Herman Melville’nin Moby Dick’i hariç, hiç
kimse tarafından okunmayan en saygın kitaptır.
12.
Thoreau, satılmayan 706 kitabını alarak tavan arasına kaldırdı ve evine gelenlere
satmaya çalıştı. Bir ara şu itirafta bulundu: “Dokuz yüz kitaplık bir
kütüphanem var ve o kitapların yedi yüzden fazlasını ben yazdım.”
13.
Tolstoy, ilk kült yazarlardan biriydi. Yaşamının sonlarına yaklaştığı sırada
yazarın kır evinin çevresine yüz kadar insan kamp kurup Tolstoy’un pelerinine
dokunmaya çalıştı.
14.
Lewis Carroll, aynı zamanda bir mucit. Kütüphanede kolayca bulunabilmesi için
kitap adını cildin sırtına yazma fikrini de ilk geliştiren kişiydi. Çok sayıda
kağıt ve mantık oyunu üretti, tavlayı geliştirdi ve Scrabble kelime oyununun
ilk örneğini yarattı.
15.
“Tütün içmeyi bırakmak dünyanın en kolay işi. Benden iyi kim bilir? Şimdiye
kadar bin defa bıraktım.” Mark Twain.
16.
“İnsanla kedi melezlenebilse insan gelişme gösterir, kedi ise geriler.” Mark
Twain.
17.
Mark Twain 1873’te dünyanın ilk yapışkanlı albümünün patentini aldı.
18.
“Bütün sabah bir şiirimin düzeltisi üstünde çalıştım ve en sonunda bir virgül
attım. Öğleden sonra virgülü tekrar yerine koydum.” Oscar Wilde.
19.
“Bundan yüzyıl sonra hâlâ Sherlock Holmes’u yaratan adam olarak tanınırsam
kendimi başarısız sayarım.” Sir Arthur Conan Doyle
20.
“Kitap yazmamın, muhteşem arazime üç yüz dört yüz hektar daha katmaya çalışmaktan
başka hiçbir nedeni yok.” Jack London
21.
“Okuyucumdan tek talebim tüm hayatını eserlerimi okumaya adamasıdır.” James
Joyce
22.
“Toy şairler taklit eder, olgun şairler çalar; kötü şairler aldıklarını bozar,
iyi şairlerse güzelleştirir.” T. S. Eliot
23.
“Başkalarının senin için yapabileceği bir şeyi asla kendin yapma.” Agatha
Christie
24.
Agatha Christie’nin kitapları 103 dile çevrildi. Shakespeare’den de fazla.
25.
Guinnes Rekorlar Kitabı, Agatha Christie’yi tüm zamanların en çok satan
kurgusal roman yazarı olarak kabul etti. Yazarın Londra’da hâlen ilgiyle
izlenen oyunu Fare Kapanı dünyanın en uzun süre sahnelenen tiyatro oyunu olma
özelliğini taşıyor. Sırf “Dedektiflik hikâyesi yazmaya çalışmak eğlenceli
olur.” diye yazmaya başlayan biri için hiç de fena bir başarı sayılmaz bu.
26. “Ailenizi
gerçekten hüsrana uğratmak istiyorsanız ve eşcinsel olacak cesaretiniz de yoksa
sanatçı olun.” Kurt Vonnegut
27.
“Gerçekten okumak istediğiniz ama henüz yazılmamış bir kitap varsa onu siz
yazmalısınız.
28.
Amerikalı bir yayıncı, George Orwell’ın romanı Hayvan Çiftliği’nin temasını pek
kavrayamamıştı. Adam, kitabı şu notla geri gönderdi: “ABD’de hayvan öyküsü
satmak imkânsızdır.”
29.
“Az önce on sekiz tane sek viski içtim. Sanırım bu bir rekor. Otuz dokuz yılda
başardığım tek şey bu oldu.” Dylan Thomas
30.
Sylvia Plath, ölümünden sonra Pulitzer Ödülü’nü kazanan ilk şair oldu.
31.
Sylvia Plath, 1944’te çözdüğü bir IQ testine göre 166 gibi dâhi seviyesinde bir
puana sahipti.
32.
Yüzüklerin Efendisi üçlemesi bugüne dek dünyada yüz milyondan fazla sattı.
Kitap, tüm zamanların en çok satan kurgu eseri ve İncil ve Mao Zedong
alıntılarından sonra, en çok satan üçüncü kitabı oldu.
33.
Tolkien Latince, Fransızca, Almanca, Yunanca Orta İngilizce, Eski İngilizce,
Eski Norveççe, Gotça, modern ve Orta Çağ Galcesi, Fince, İspanyolca, İtalyanca
biliyordu. Ayrıca Rusça, İsveççe, Danca, Norveççe, Hollandaca ve Lombardiyacası
(O da her ne ise) da fena değildi. Tolkien var olan dillerden sıkıldığında yeni
diller icat etti; tam sayı vermek gerekirse alfabeleriyle birlikte on dört dil.
Çok güzel bir kitaba benziyor Şule'cim alıntıları zevkle okudum eline sağlık sevgiler:)
YanıtlaSilEren,
Silbenden de kocaman sevgiler Erencim :-)
İlginç bilgiler gerçekten. Tolkien inanılmaz. :) Yazarların hayatını merak edip araştırmışlığım olmuyor. Bir de yazardan çok kitaplara bakarım. Aynı yazarın bir kitabı çok iyi olup diğer kitabı kötü olabiliyor. Hunharca sevdiğim, herkesten ayırdığım bir yazar yok. Kitabını sevdiklerimi seviyorum işte. :))
YanıtlaSilduygu emanet,
Silo da güzel bir bakış açısı. Benim çok sevdiğim çok yazar var. Bütün kitaplarını okuyacağım dediğim, yeni kitabı çıkar çıkmaz aldığım vs. Ama dediğin gibi yazarların her kitabı aynı kalitede olmuyor. Bu yüzden son yıllarda daha seçici davranıyorum.
Öncelikle bir Dickens okumaya karar verdim, bu alıntılardan sonra. :)
YanıtlaSil19 nolu alıntıya bakınca adam başarısız olmuş gibi duruyor.
23 nolu alıntı bana direkt evliliği hatırlattı. Bence bu alanda bunu kesinlikle uygulamalıyız.
26 güldürdü. 27'yi kendime motto yapmaya karar verdim. :)
33 için ise ne denir ki adam efsane
Kitap şahaneymiş, denk gelirsem mutlaka alırım.
she is the man,
SilDickens'ı ben de okumadım ama o kadar övülüyor ve o kadar başarılı olmuş ki mutlaka okumalıyım diyorum. Elimde kitapları da var ama henüz yolumuz kesişmedi. Umarım bu sene bitmeden en azından bir kitabını okuyabilirim.
Bütün yazıyı okuyup alıntılar için ayrı ayrı yorum yapman ne güzel. Kalemine sağlık. Çok mutlu oldum :-)
ha haa okudum bu kitabı, kafka ve balzak a şaşırdım :) bi de üç kağıtçi şekspire :)
YanıtlaSildeeptone,
Silher yazarda şaşırılacak bir şey var. Sıkıcı hayatı olan yazar yok gibi bir şey :-)
Altını çizdiklerinizi okumadım:) Çünkü bu tarz konular, kitaplar hep ilgimi çekmiştir ve bu kitabı okumayı çok istiyorum:)
YanıtlaSilSzgnBsl,
Silo zaman mutlaka okuyun. Çok seveceğinize eminim.
Tarzım olan bir kitap değil ama alıntılar hoşuma gitti. Emeğinize sağlık :)
YanıtlaSilSuleN,
Silbütün kitabı okumak sıkıcı gelebilir ama bu şekilde ilginç bilgileri kısa kısa okumak eğlenceli oluyor.
Böyle kitaplar eğlenceli oluyor ve bir çırpıda okunuveriyor :) Şuna güldüm :)))
YanıtlaSil11. Henry David Thoreau’nun Walden’i, Herman Melville’nin Moby Dick’i hariç, hiç kimse tarafından okunmayan en saygın kitaptır.
Manxcat / KuyruksuzKedi,
Silbizde de Tutunamayanlar buna örnek gösterilebilir belki. Onu da okumayan ya da yarım bırakan çok ama herkes ne kadar saygın bir kitap olduğunu biliyor :-)
Böyle kitaplar genel fikir vermesi açısından çok iyi oluyor bence. Eskiden okumayı severdim. Bu da ilgi çekici duruyor :)
YanıtlaSilHayvan Çiftliği alıntısına güldüm :) Benzer bir durum Harry Potter ve Felsefe Taşı için geçerliydi. Kitabın ABD'deki adı Philosopher's Stone değil Sorcerer's Stone çünkü yayıncı Amerikalı okuyucuların adında filozof geçen bir kitabı okumayacağını düşünmüş :) Hatta filmde de taştan bahsedilen sahneler iki farklı isimle de çekilmişti yanılmıyorsam.
vulnicure,
SilBunu bilmiyordum. Yazarın Harry Potter kitabının onlarca farklı yayınevi tarafından reddedildiğini biliyordum ama. Ne kadar işinde iyi olursan ol neyin tutup neyin tutmayacağını tamamen anlamak imkansız bence. Tarif bu tarz sürprizlerle dolu.
Kitabı not aldım, çok merak ettim:))) Bu tür kitapları okumayı seviyorum ve oldukça ilgi çekici görünüyor. Alıntılar ilginç, merak uyandırıcı. Umarım yakın zamanda alabilirim kitabı:))) Emeğine sağlık:))))
YanıtlaSilkitapkesfi,
Silumarım sen de benim kadar seversin. Şimdiden teşekkürler :-)
İlkay,
YanıtlaSilDetaylı yorumun için teşekkürler. Bronte kardeşlerin pek kolay bir hayatı olmamış. Keşke daha uzun yaşayabilselerdi. Daha güzel eserler verebilirlerdi.