Herkese merhaba. Bu sene okuduğum kitapların yorumlarını yıl bitmeden yazmak istiyorum. Geçen yıllardan biliyorum ki eğer üstünden uzun zaman geçerse kitapla ilgili fikirlerim ve hislerim zayıflayacak ve en son yazacak bir şey bulamadığım için yorum yazmaktan vazgeçeceğim. Bu gidişata bir dur demek için önümüzdeki günlerde bol bol kitap yorumu yazmayı düşünüyorum.
Hakkında
uzun uzun yazmak istediğim kitapları ya da çok fazla alıntı yaptığım kitapları
tek post olarak paylaşacağım. Onun dışındakileri birleştirip yazacağım.
Yapı Kredi Yayınları, 111 sayfa, 6. Baskı, 2019 |
Yaşar
Kemal-Bugünlerde Bahar İndi
Bugünlerde
Bahar İndi, Yaşar Kemal’in şiirlerini topladığı kitabın ismi. Yaşar Kemal’i
hepimiz romancı olarak tanıyoruz ama yazar aslında edebiyatın farklı
alanlarında eserler vermiş. Öykü, röportaj vb. türlerin yanında şiir de yazmış.
Kitabın ön sözünde bu şiirlerin hikâyesi ve kitabın basılma öyküsü yer alıyor.
Kitap,
yazarın ırgatlık anılarıyla başlıyor. İşsizlik, çaresizlik o kadar etkileyici
betimlenmiş ki. Aradan geçen bu kadar senede değişen hiçbir şeyin olmaması
insanın canını acıtıyor.
Yazarın farklı bir yönünü keşfetmek isteyenlere öneririm. Yapı Kredi Yayınları’na özel not: Lütfen yazarın baskısı biten kitaplarını tekrar basın ve fiyatlarını çok uçuk yapmayın. Teşekkürler 😆
ALTINI ÇİZDİKLERİM: 1. Çın çın ötüyor yüreğimin kökünde şu dünyanın ıssızlığı
Tanrı
kimsenin başına vermesin böyle bir yalnızlığı
2. Ben duada yüzen nebi
Açıldı
göklerin dibi
Ve şimdi
Allah’ım gibi
Yalnızım,
yalnızım, yalnızım, yalnızım.
3. Bir yağmur sonu ışıltısı
Hayran kaldığım gözlerinde
Aklımdan çıkmıyor hayalin
Düşlerime giriyorsun her gece
Beyazlar giyin bu güz gününde
Beyazlar giyin benim için
Apaydınlık ipince
Türkiye İş Bankası Yayınları, Çevirmen: Günay Çetao Kızılırmak, 104 Sayfa, 7.Baskı, 2019 |
Tolstoy-Üç
Ölüm
Türkiye İş
Bankası Yayınları, Tolstoy’un beş öyküsünü bu kitapta toplamış. Aslında her
öykü için özel olarak birkaç cümle yazacaktım ama okumamın üstünden beş ay
geçmiş, kitabı da kardeşime verdim. Bu yüzden detayları hatırlayamıyorum
maalesef. Yazarı ve öykü okumayı sevenler okuyabilir.
ALTINI ÇİZDİKLERİM: 1. Şuydu kastedilen: İnsan hayatını işler değil sözler yönlendirir. Bir şey yapma ya da yapmama imkânından ziyade farklı meseleler üzerinde aralarında belirledikleri kelimelerle konuşmayı severler. Çeşitli şeyler, varlıklar ve nesneler, hatta toprak, insan ve atlar için kullandıkları ve pek mühim saydıkları kelime “benim” kelimesidir. Aynı şey için aralarında kimin “benim” diyeceğini kararlaştırırlar. Ve üzerinde anlaştıkları bu oyunda, en çok şey için “benim” diyebilen en mutluları sayılır. Neden böyledir bilmiyorum ama böyledir işte.
Türkiye İş Bankası Yayınları, Çevirmen: Özdemir Nutku, 128 sayfa, 6.Baskı, 2020 |
William
Shakespeare-Kısasa Kısas
Shakespeare
candır, her daim zevkle okuduğum nadir yazarlardandır. Üstelik okuma hedefini
tutturmada da bir numaralı kurtarıcımdır. Bu yüzden elimde kitabı olduğu
müddetçe her ay ondan bir kitap okurum. En bilinen kitaplarının çoğunu okudum. Yazarla
tanışmak için Hamlet, Othello ya da Macbeth’i öneririm. Bir kez kalemiyle
tanışınca benim gibi bütün kitaplarını okumak isteyeceksiniz.
ALTINI ÇİZDİKLERİM: 1. Kuşkularımız arkadan vurur bizleri
Cesaretimizi
kırar, engeller çoğu kez başarabileceğimiz hamleleri
2. Tanrım onu bağışla, bizi, hepimizi de
Kimi
günahıyla yükselir, kimi erdemiyle aşağılanır
Kimi
kötülük üstüne kötülük yapar, gıkı çıkmaz kimsenin
Kimi de
yaptığı tek bir hata yüzünden lanetlenip yok edilir.
3. Baştan çıkaran mı yoksa baştan çıkan mı daha günahkârdır?
4. Şu yaşam dediğimiz şey binlerce ölümü gizler
Ama o
korktuğumuz ölüm yaşamı dengeler
5. Erdemi olmayan güzellik ucuz, geçici bir güzelliktir,
güzelliği sürekli kılan erdemdir.
6. Yüksek yerden desteklenince
Kötülük
ne kolay ve hızla görüyor işini
Günaha
ortak olunca
Günahkâra
duyulan merhamet de o kadar artıyor
7. Suçlar için yasalar var ama suçlular öyle korunuyor ki
Yasalar
öylece kalmış, berber dükkânına asılan levhalar gibi
Okunuyor
ve gülüp geçiliyor yalnızca
8. Seven insan daha çok tanımaya çalışır, tanıdıkça da daha
çok sever.
9. Dışı melek içi şeytan olmayı
Nasıl da
beceriyor insan
Can Yayınları, 493 Sayfa, 1.Baskı, 2015. |
Ece
Temelkuran-Devir
Ece Temelkuran’dan
2012 yılında Muz Sesleri kitabını okumuştum. Öğretmen arkadaşlarımdan biri çok
beğendiğini söyleyerek kitabı okumam için bana ödünç vermişti. Kitabı okudum
ama öyle çok beğenmediğimi hatırlıyorum ama çok kötü de bulmamıştım. Bunun dışında
hiçbir şey hatırlamıyorum. Ne karakterleri, ne olayları ne de sonunu. Okuduğum kitapları
zaman geçince unuturum ama böyle her şeyini unuttuğum kitap fazla değildir. Bu yüzden
Devir’e karşı da mesafeliydim ama indirimle yedi liraya düştüğünü görünce bir
şans vermek istedim. İyi ki vermişim o şansı.
Öncelikle
kitap çok akıcı. 500 sayfalık kitabın başları ve sonları bir nebze durağan ama
ortadaki 300 sayfa su gibi akıyor. Uzun zamandır bu kadar elimden bırakamadığım
ve uzun uzun okuduğum bir kitap olmamıştı.
Olayların
iki çocuğun gözünden anlatılmasını da sevdim. Sizi bilmem ama ben çocukların
gözünden anlatılan kitapları bir başka seviyorum.
Kitap boyunca
hep kötü bir şey olacak, karakterlerin başına bir iş gelecek duygusu hâkim. Bu açıdan
kitap insanı geriyor da.
Demem o
ki ben Devir’i çok beğendim. Bir yazarla ilgili olumlu olumsuz karar vermeden
önce en az iki kitabını okurum. Bu kararımın ne kadar isabetli olduğunu bir kez
daha görmüş oldum. Ece Temelkuran beni Devir ile yakaladı. Diğer kitaplarını da
okumaya çalışacağım.
ALTINI ÇİZDİKLERİM: 1. Kendini koruyanlarla kendini ateşin içine atanlar aynı hızda
yaşlanmıyor bana sorarsan.
2. Hemen konuşamam ben. “Geri zekalı” değilim. “İçine
kapanığım”.
3. Kederde de bir kibir var Ayşeciğim. Tek sende var
sanıyorsun.
Bu yazıya bu kadar kitap yorumu yeter sanırım. Sizin bu
kitaplar arasında okuduklarınız var mı? Beğendikleriniz, beğenmedikleriniz?
Okumak istedikleriniz? Yorumlarınızı bekliyorum. Yeni yazılarda görüşmek üzere.
Çok güzel bir yazı olmuş. Özellikle Yaşar Kemal'in kitabını merak ettim ve listeme ekledim
YanıtlaSilkitapkesfi,
SilYaşar Kemal'in bütün kitaplarının okunması gerektiğini düşünüyorum.
Kitapların dördünü de okumadım ama Ece Temelkuran'ın Muz Sesleri'ne bir otobüs yolculuğumda başlamıştım, uzun zaman oldu. Ben de beklediğimi bulamamıştım. Yaşar Kemal ve Shakespeare beni hiç yanıltmadı, her daim beğendim. Tolstoy okumayalı çok oldu, kitaplarını hatırlamayacak kadar ama yakında okumak istediğim yazarlardan :)
YanıtlaSilışınonur,
SilBende de Tolstoy'dan roman okumayı çok oldu. Elimde Savaş ve Barış var, iki ciltlik. Yeni yılda gözümü karartırsam ona başlarım belki.
Tolstoy'un Üç Ölüm'ünü farklı bir yayın evinden okumuştum ben.Onda 3 öykü vardı sadece.Son öyküde ki (Budala Ivan) kurnaz geçinen şeytan ve başına gelenler:) olmasa idi hiçbir anlam ifade etmeyecekti benim için.Kitaba dair memnuniyetsizliğimi bir nebze gideren oydu.
YanıtlaSilVakt-i Dem,
Silben bazı öyküleri sevmiştim ama maalesef detaylarını hatırlayamıyorum. Keşke okurken not alsaymışım dedim. Bir dahaki sefere öyle yapacağım.
yaşar kemali öyle yada vöyle bir şekilde okumak nasip olmadı.fakat baskısı bitmiş kitapların yeniden fakat uygun fiyata basılmas konusunda biz kitap severler bir kamuoyu bile oluşturabiliriz.2021 i yaşar kemal yılı ilan ediyorum kendime hadi bakalım
YanıtlaSilŞeyma Nil,
Silne güzel olur. Benim de yazardan okumadığım çok kitap var. Elimde olan kitaplarından başlayabilirim. Fikir için teşekkürler :-)
İlkay,
YanıtlaSilaynen öyle. İş Bankası'nın klasiklerini ben de seviyorum. Klasik bir eser alacağım zaman ilk tercihim onlar oluyor. Kitaplar hakkında ilgini çekebilecek şeyler yazabilirsem ne mutlu bana :-)
Evlerde tıkıldığımız yaşamlarda daha çok zaman kalır yanılgısına düşmemek gerekiyor. Aksine özellikle kadınlar her işi üstlendiği kendimize zaman ayıramıyor hale geldik. Ben de en son 3 Ağustosta post paylaşmışım dün itibariyle döndüm sahalara :) Ben de 2021 ocak ayına kadar okuduklarımı toplu aylık okumalar olarak paylaşmayı düşünüyorum herşeyi zamanında yapmak güzel.
YanıtlaSilhayeldamlası,
Silkesinlikle. Şu an uzaktan eğitim veriyoruz. Çoğu kişi öğretmenler çalışmıyor diyor ama hangi arkadaşımla konuşsam bu durumdan rahatsız. Keşke okullar açılsa diyoruz. Ben çalışırken kendime daha çok zaman ayırabiliyordum :-(
Merhaba
YanıtlaSilBloggerlar olarak telegram grubunda buluştuk, yazılarımızı ordan paylaşıyoruz, daha fazla kişiye ulaşıyoruz. Telegramda kimseye numaranızı vermiyorsunuz zaten google plus grupları gibi düşünün. Grubun adı Blogger Türkiye. Eğer katılırsanız çok sevinirim.
Nesha,
Silmerhaba. Davetiniz için teşekkürler. Bunu düşüneceğim. Katılmaya karar verirsem sizinle iletişim kurarım. Görüşmek üzere :-)